Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Haczetmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Girev Götürmek
- Hayal Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düşlemek
- Ekosuz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yankısız
- Eyitmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Demek
- Kaçınma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İmtina
- Denk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Müsavi, Beraber, Emsal, Tay, Yatak, Yorgan, Yük
- Entari kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Giysi, Kadın Paltarı
- Zehretmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sıkmak, Üzmek
- Saçmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dökmek, Neşretmek, Savurmak, Serpmek, Dağıtmak, Döknek, Yaymak
- Tahsilât kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Alımlama, Toplama
- İğfal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ele Salma, Yoldan Çıkartma, Aldatma, Ayartma, Kandırma, Baştan Çıkarma
- Filozof kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düşünce Bilimci, Felsefeci, Feylesof, Düşünür
- Redaksiyon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düzeltme, Hazırlama
- Totemci kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Onguncu
- Kösnümek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kızmak
- Araz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Belirti, İlinek, Bulgu, Semptom
- Uzlaştırıcı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ara Bulucu
- Velinimet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ana, Halaskâr, Hami, Havadar, Bağışçı
- Azade kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Serbest, Özgür, Erkin, Başıboş, Bağımsız
- Göktaşı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Asteroit
- O kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İşte
- Dâhil kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İç, İçeri, İçinde
- Münhasır kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mahdudiyetli, Mahsus, Mahsusi
- Terekküp kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bileşme
- Uğru kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yol; Hırsız
- Sarf Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dökmek, Harcamak, Kullanmak, Tüketmek
- Teslim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Pes
- Misafirlik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Konukluk
- Serdabe kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sanduka
- Rastlaşmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Görmek, Karşılaşmak, Rast Gelmek
- Nesil kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Döl, Ev, Göbek, Kuşak, Tohum, Üren, Soy
- Ebediyet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sonsuzluk, Bengilik
- Türlü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çeşit, Çeşitli, Kabil, Muhtelif, Tür
- Nail kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Erişmiş
- Çökelek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Katık, Kesik, İkşimik; Çökel, Tortu
- Hodkâm kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bencil
- Muayyen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Belirli, Belli, Kararlaştırılmış
- Camız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Manda, Su Sığırı, Kömüş
- Sedir kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Divan, Taht, Kerevet, Dağ Servisi, Katran Ağacı
- Açımlamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Teşrih Etmek, Şerhetmek
- Sanatkâr kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sanatçı, Ehil, Mahir, Usta, Zanaatkâr
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü