Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Şahit kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tanık
- Fıkra kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Latife, Nükteli Hikayecik, Anekdot
- Tayf kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Görüntü, Hayalet, Ruh
- Bitirimhane kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kumarhane
- Alplık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kahramanlık
- Uygunsuz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ekşi, Münasebetsiz, Yersiz
- Müteşekkir kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Teşekkür Etmek
- Yakınlığında kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sularında
- Özdek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Varlık, Madde, Cisim
- Eksilmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Azalmak, Çıkmak, Düşmek
- Mevsimlik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Süremlik
- Ülker kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Süreyya
- Müessir kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dokunaklı, Etkili, Sonuçlu; Etken, Etkin
- Etekserpen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Pasaklı
- Misil kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Benzer, Defa, Eş, Kat, Kez, Miktar, Örnek, Benzeş
- Ummak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Beklemek, Demek, Sanmak, Ümit Etmek, Düşünmek, Tahmin Etmek, İhtimal Vermek
- Yelsemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bayatlamak
- Esrar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sırlar, Gizler; Duman, Keyif, Maden, Mal, Ot, Uyarıcı, Sarhoş Edici, Uyuşturucu Zehir
- Muvafakat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Onaylama, Onama
- Büyükelçi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sefir, Elçi, Sefiri Kebir
- Korucu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Meşebeyi
- Muktedir kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Erkli, İktidarlı
- Destur kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İzin, Savulun, Müsaade
- Saka kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sucu, Payizbülbülü, Su Taşıyıcı
- Son kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Akıbet, Geri, Hudut, Nihai, Nihayet, Olanca, Ölüm, Sınır, Uç, Bitim, Etene
- Toka Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Vermek
- Ufki kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yatay
- Yoğaltmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tüketmek, İstihlak Etmek
- Hummalı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sıtmalı, Sıkı, Yoğun, Ateşli, Sürekli
- İbik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Emzik, Kenar, Köşe, Uç
- Dekont kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hesap Dökümü
- Stajyer kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yetişimci
- Hususile kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Özellikle
- Buhari kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şömine
- Coşmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ateşlenmek, Heyecanlanmak, Hararetlenmek, Kaynamak, Şahlanmak
- İtişmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çekişmek
- İtilaf kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uzlaşı, Anlaşma, Uyuşma
- Hakir kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Değersiz, Keyfiyetsiz, Hor, Adi, Aşağı Görülen, Saygı Değmez, Yalımsız
- İmkânlılık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kapasite
- Etlenmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Semirmek, Şişmanlamak
- Yağır kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kel
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü