Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Binek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Binilen
- Can Sıkıntısı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bunalım
- Fırıldak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dolap, Düzen, Fırfıra, Fırlangıç, Foya, Hile
- Kıstas kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ölçü, Miyar, Ölçüt
- Destansı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Destani, Epik
- Şom kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uğursuz
- Kaynaç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sıcak Kaynak, Gayzer
- Cadı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Büyü, Caduger
- Kuşatmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çevirmek, İhata Etmek, Kaplamak, Kucaklamak, Muhasara Etmek, Sarmak
- Grip kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Paçavra Hastalığı, Enflüanza
- İntisap Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bağlanmak, Girmek
- Isıdam kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hamam
- Hissiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Duygusuz
- Çalıştırıcı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Koç, Antrenör
- Liyakat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yeterlilik, Kifayet, Uygunluk, Yaraşırlık, Leğim, Yararlık, İfayet
- Müstamel kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eski
- Yaver kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yardımcı, Emir subayı
- Ambalajcı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sarıtçı
- Bölgesel kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mahalli, Yöresel, Lehçe
- Güveni Olmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Güvenmek, İnanmak
- Kanuncu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kanuni
- Geçişsiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Lazım, Tesirsiz
- Deva kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İlaç, Çare, Em
- Sürmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uzatmak, Götürmek, Dokunmak, Bitmek, Çekmek, Çıkmak, Dökmek, Gitmek, Salmak, Serpmek, Sevk Etmek, Vurmak, Yaşamak, Yeşermek
- Kırık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kırıntı, Melez, Üzgün
- Tebdil Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Değiştirmek
- Argaç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Atkı
- Gücün kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ancak, Zorla
- Anlaşma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Antant, Uyuşma, İtilaf, Sözleşme, Geçim, İttifak, Kesim, Pakt
- Hanedan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hanlık, Sülale, Büyük Aile
- Köşe Yazısı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Fıkra
- Akar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Akıcı, Akışkan, Sıvı
- Geçme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Geçiş, Transfer
- Kanıt kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Delil, İz, İstidlal
- Oyulmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hakkedilmek, Kazıklanmak
- Teoloji kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dinbilim
- Sentaktik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sözdizimsel
- Bölme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ayırma, Taksim
- Islahat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Devrim, Düzeltme, İnkılap, Reform, İyileştirme
- Dudak Boyası kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ruj
- Dekor kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Görünüş, Manzara
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü