Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
F�r�ldak ile ilgili kayıtlı bilgi bulunamadı!
- Mizah kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gülmece
- Düşmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yuvarlanmak, İsabet Etmek, İtibarsızlaşmak, Alçalmak, Alışmak, Atlanmak, Azalmak, Bulunmak, Değmek, Eksilmek, Gitmek, İnmek, Kapılmak, Rastlamak, Uğramak, Vurmak, Yağmak, Yakışmak, Yıkılmak
- Orak Ayı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Temmuz
- Tekrarlanmış kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mükerrer
- Yarışım kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yarışma
- Deveran kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dolaşım, Dönme
- Ayıplamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kınamak
- Zilli Maşa kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Edepsiz, Şirret
- Arabalı Vapur kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Feribot
- Lise kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ortaöğretim, İdadi
- Divan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kanepe, Meclis, Sedir, Taht
- Baskın kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dominant, Hakim, Sel
- Gücük kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bodur, Kısa
- Kel kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Saçsız, Dazlak
- Kaldıraç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Manivela
- Teeddüp kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Utanma
- Fırdolayı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çepeçevre
- Eşkâl kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şekil, Biçim, Görünüş, Kılık
- Kırılmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Alınmak, Azalmak, Darılmak, Gücenmek, İçerlemek, İncimek, İncinmek, Sınmak, Yatışmak
- Dertlenmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kaygılanmak
- Moruklaşmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İhtiyarlamak, Yaşlanmak
- Doygu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Rızık
- İsnat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yükleme, İftira, Atfetme, Üstüne Atma, Yastama
- Tefeci kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Selemci, Faizci
- Seğmen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Genç Yiğit
- İbare kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sözce
- Sınırlanmış kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bağlı, Kısıtlı, Mahdut, Münhasır
- Ankesör kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kumbara
- Parlamento kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kamutay
- Yürütüm kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İnfaz
- Dolgun kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kalın, Şişko
- Meri kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Geçerli
- Dâm kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tuzak
- İlmi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bilimsel
- İspat Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İspatlamak, Kanıtlamak
- Dizgici kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mürettip
- Urba kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Giysi
- Karmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çengel, Kanca, Karıştırmak, Olta
- Bengi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ebedi, Daimi, Cavit, Cavidani, Ölümsüz
- Çingene Ahtapotu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ur
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü