Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Hamiyet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yurtseverlik, Ulusseverlik
- Turkuaz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Firuze
- Çökkün kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Güçsüz
- Sistem kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dizge, Düzen, Ayar, Yöntem, Dizim, Cümle, Tertibat, Yol, Takım, Öğreti
- Sağlanılmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gelmek
- Huzme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Demet, Işın Demeti
- Basar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Göz
- Alacalı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Alaca
- Defansif kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Savunmalı
- İnce İş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Nakış
- Kuruluşlar Bütünü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kompleks
- Kalkınmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İlerlemek, İnkişaf Etmek
- Koşuk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Manzume, Nazım, Koşma, Şiir, Türkü
- Martir kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şehit
- Yetmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çıkışmak, Gitmek, İdare Etmek, Kifayet Etmek, Ulaşmak, Kafi Gelmek
- Risalet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Peygamberlik, Yalvaçlık
- Çok Bilir kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hezarfen
- Karye kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Köy
- Sandal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kayık
- Lehtar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Taraftar, Yandaş
- Onma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İflah, Şifa
- Sebil kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yol, Hayır
- Ezmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yassıltmak, Hırpalamak, Parçalamak, Çiğnemek, Çommak, Dövmek, Harcamak, Kahretmek, Kısmak, Öğütmek, Yenmek
- Isı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hararet, Sıcaklık
- Sefihlemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Halt Etmek
- File kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ağ, Torba
- Acı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Üzüntü, Izdırap, Istırap, Keder, Ağır, Ağrı, Ateş, Azar, Çığlık, Dağ, Dokunaklı, Elem, Eziyetli, Felaketli, Göbüt, Kaba, Keskin, Kırıcı, Kötü, Kubat, Meşakkatli, Yara, Zehir, Zehirli
- Kederli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Acılı, Acıklı, Tasalı
- Komite kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Encümen
- Öykünme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Taklit
- Aynagöz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uyanık
- Takdimcilik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sunuculuk
- Gökyüzü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gök, Hava, Sema
- Şimdiye Kadar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hâlâ
- Terminal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İstasyon, Gar
- Scanner kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tarayıcı
- İri kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hantal, Koca, Kocaman, Yoğun, Büyük
- Yağdanlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yağlık, Dalkavuk
- Yüze Gülücü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İkiyüzlü, Riyakâr
- Beşbıyık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Muşmula
- Mukayese kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kıyaslama, Karşılaştırma, Kıyas, Ölçüştürme, Oranlama
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü