Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Hareketsiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Durgun, Ölü, Tek, Sabit
- Şehirlerarası kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kentlerarası
- Damıtık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mukattar
- Lafız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kelime, Söz
- Mübalağa kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Abartma, Abartı
- Lokalize Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sınırlamak
- Kalıtım kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İrsiyet, Soya Çekim, Veraset
- Post kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Makam, Orun
- Dillendirmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Söylemek
- Nişangâh kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hedef, Bakıncak
- Ceht kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çaba, Gayret, Çabalama
- Cebe kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Silah, Zırh
- Merkezcilik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Merkeziyetçilik
- Kısaboy kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bodur
- Buharlaşmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yok Olmak, Buğulaşmak, Tebahhur Etmek
- Bihaber kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Habersiz, Bilgisiz
- Yasasız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kanunsuz
- Telafi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Karşılama, Giderme
- Tecahül kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bilmezlenme
- Boşlama kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İhmal
- Korku kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çekinmek, Endişe, Tehlike, Vahşet, Kaygı, Muhatara
- Muaşeret kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Görgü
- Gündüz Feneri kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zenci
- Harabe kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yıkıntı, Ören Yeri, Örenlik, Enkaz, Kalıntı
- Tahıl kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hububat, Zahire
- Mecbur kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zorunlu, Zarurî, Gerekli, Bağlı, Düşkün, Mahkûm
- Bildik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aşina, Belet, Tanıdık, Tanış
- Tavşankulağı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Buhurumeryem, Siklamen
- Afili kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gösterişli
- Durdurma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tevkif
- Organlar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Üyeler
- Prömiyer kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Açılış, İlk Gösteri, İlk Sunum
- Uygulanmaz Olmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kalkmak
- Hoşnutluk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yaşa
- Açıölçer kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İletki, Gönyemetre
- Taşlama kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hakaret, Hiciv
- Televizyoncu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İzleçmen
- Mübahase Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bahse Girmek, Tartışmak
- Kallavi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İri, Kocaman
- Açgözlük kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Harislik, Heves, İhtiras, Tamahkârlık
- Mahzur kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sakınca, Engel, Çekince, Sonuç Kötülüğü
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü