Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Kondktr ile ilgili kayıtlı bilgi bulunamadı!
- Casus kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ajan, Çaşıt
- Tezyifkâr kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Adi, Bayağı, Kötü
- Sinerji kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Görevdeşlik, Güç
- Mübadele kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Değişme, Değişim, Değiş Tokuş
- Donakalmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şaşmak
- Müsriflik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Savurganlık, İsraf
- Örenlik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Harabelik
- Sindirim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hazım
- Mat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Donuk, Soluk
- Toprak Sahası kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Arsa
- Sinagog kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Havra
- İçsel kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dahili
- Bekinmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Israr Etmek, İnat Etmek, Direnmek
- Kaçık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Deli, Divane
- Akşam kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gece
- Debelenmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çabalamak, Çırpınmak, Kımıldamak, Tepinmek
- Sakatat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İçalat
- Mevsim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sürem, Zaman
- Tarazlaştırmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dengelemek
- Zorlaşmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Daralmak
- Miralay kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Albay
- Beniâdem kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Âdemoğlu, İnsan, İnsanlar
- Bedava kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Parasız, Ücretsiz, Karşılıksız, Emeksiz, Beleş, Caba, Havayi, Meccanen, Müft, Pulsuz
- Acımasızlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zulüm
- Koordinat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yerlem
- Püsür kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kalpazan, Tembel
- Sakağı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ruam
- Kayırmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Korumak, İltimas Etmek, Gözetmek, Himaye Etmek, Himayecilik Etmek, Kohumbazlık Etmek, Himmet Etmek
- Demir Kapan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mıknatıs
- Sarsak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Enayi
- İcatçı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kâşif
- Şömine kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Buhari, Ocak
- Döl kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çocuk, Evlat, Nesil, Tohum, Yavru, Zürriyet
- Komando kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Akıncı
- Konsantre kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yoğun, Derişik
- Vıcık Vıcık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Değersiz, Sıvık
- Mağfiret kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bağışlanma
- Milliyet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ulusallık, Tabiiyet
- Mukayese Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Karşılaştırmak, Kıyaslamak, Salıştırmak
- İkram kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ağırlama, Sunma; İndirim
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü