Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Mensubiyet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İlişkinlik, Üyelik, İlinti, Çatkınlık, Yakınlık
- Müteradif kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Anlamdaş, Sinonim, Eş Anlamlı
- İmalat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Üretim (ler)
- Zenginlik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kudret, Varlık
- Kanaat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düşünce, İnanç, Kanı, Kanıklık, Soğum, Yetinme, Doyum
- Yaraşıklı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uygun, Yakışıklı
- Yaslamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dayamak, Dayak Olmak, Söykemek
- Akis kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yankı, Yansıma, Tepke, Zıt
- Et kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ten
- Ayrı Ayrı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Değişik
- Sayfiye kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yazlık, Yazlak
- Kulaklı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kazan
- Büzüktaş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kafadar
- Yıkımlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tahribat
- Anket kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Soruşturma, Araştırma
- Çekinmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gocunmak, Kaçınmak, Korku, Saygı, Utanmak, Ürkmek, Cesareti Olmamak, Kendine Çekmek
- Sergerde kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Baş, Elebaşı
- Mukallit kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yansıcı, Taklitçi
- Tasfiye Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Temizlemek
- Rakkase kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Köçek
- Başmaklık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Has
- Hafif kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kolay, Hoppa, Az, Fazla Olmayan, Ferah, Rahat, Uçuk, Yavaş, Yumuşak, Yüngül, Yeğni
- Çingene Ahtapotu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ur
- Kökler kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Usul
- Vazife kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ödev, Görev, İşlev, Vecibe, Yevmiye
- Ör kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çit, Perde, Havale
- İltihak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Katılma, Koşulma, Ulaşma
- Od kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ateş
- Laptop kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dizüstü
- Bereket kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bolluk, Gürlük, Ongunluk, Artağanlık, Yağmur
- Mutekit kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dindar, Mümin
- Sihirbazlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Büyücülük
- Rafineri kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Arıtımlık
- Yetenek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kabiliyet, Beceri, İstidat, Kapasite, Kudret
- Yolagitmez kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Huysuz
- Muarefe kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tanışma
- Ziyan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zarar, Kayıp, Hasar, Hüsran, Zayiat
- Halas Olmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kurtulmak
- Eksiltme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İhale
- Uçuk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uçmuş, Solmuş, Hafif, Kabarcık, Soluk, Solgun
- Eyvan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Teras
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü