Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Nezaketle kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Nazikâne
- Tepke kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Fiilimünakis
- Ekstranet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dış Ağ
- Üst kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Fevk, Arka, Beden, Giyecek, Giysi, Öte, Vücut, Yan, Yüzey, Mafevk, Artan
- Çağrım kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kilometre
- Doğaüstü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tabiatüstü
- Caygın kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dönek
- Eğreti kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bozuk, Geçici, Muvakkat, Muvakkati, Öteri, Takma, Üstünkörü, Yararsız, Uyumsuz, Yakışmamış
- İnhitat Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çökmek, Gerilemek
- İstirahat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dinlenmek, Tatil, Rahat Etme
- Deklarasyon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bildiri, Bildirme, Duyurma, İlan Etme
- İhya kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Canlandırma, Diriltme, Dirim Verme; Geliştirme, Güçlendirme; Umut, Erinç Verme
- Tadil kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Değişke, Değişiklik
- Kuzulamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yavrulamak
- Redaksiyon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düzeltme, Hazırlama
- Nodül kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düğümcük, Yumrucuk
- Yanar Döner kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Janjan
- Müsabık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yarışmacı, Karşılaşmacı
- Tıksırıklı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Rahatsız
- Abuhava kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İklim
- Angaje kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bağımlı
- Mahmul kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dolu, Yüklem
- Ehemmiyet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Önem
- Homurdanmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mırıldanmak
- Sıyrılmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Boşanmak, Çıkmak, Kurtulmak
- Ekşimek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bozulmak, Kesilmek, Kıçkırmak, Sırnaşmak, Somurtmak, Turşumak, Utanmak
- Tutarga kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sara
- Makul kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ussal, Akıllı, Elverişli, Mantıklı, Uygun
- Kindik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Göbek
- Singin kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sıkılgan, Utangaç, Sindirilebilen, Hazmı Kaabil
- Hışıldamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Haşırdamak
- Yasaklamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kadağan Etmek, Menetmek
- Çoğaltmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Artırmak, Beslemek
- Miskinlik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mıymıntılık, Uyuşuk
- Kelime kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Lafız, Lügat, Söz, Sözcük
- Yazıhane kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Büro, Ofis
- Servis kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hizmet
- Vesika kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Belge, Senet
- Yaman kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Duman, Huysuz, Kötü, Beğenilen, Fena, Korkulan
- Nadim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Pişman
- Ram kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Boyun, Eğen
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü