Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Parlamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Parıldamak, Şahlanmak, Şıkırdamak, Yanmak
- Mevzuat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Konular, Yasalar
- Keyif kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Afiyet, Esrar, Hatır, Hava, Heves, Huzur, İstek, Rahat, Sağlık, Zevk, Esenlik
- Dikilmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Durmak, Engellemek
- Atfetmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yastamak, Dayamak, Yüklemek, Yöneltmek, Çevirmek, Vermek
- İkrar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Açıkça Söyleme, Onama, Kabul, Tasdik
- Safa kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gönül Şenliği; Eğlence
- Mevki kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Orun, Devlet, Durum, Kat, Mahal, Makam, Mesnet, Rütbe, Sandalye, Yer, Konum
- Tenzilatsız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İndirimsiz
- Teferruat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ayrıntı, Detay
- Boğanak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sağanak
- Geri Vermek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kaytarmak, İade Etmek
- Haliç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Koy, Körfez
- Tezyif Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eğlenmek
- Hijyen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sağlık, Sağlık Bilgisi, Temiz, Sağlık Koruma
- Eneze kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cılız, Zayıf
- Hareli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mevişli
- Asılsız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Soysuz, Uydurma
- Encümen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kurul, Komisyon, Yarkurul, Komite
- Aks kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dingil, Eksen
- Web kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ağ, Tor
- Mercimek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yasmık
- Eş Güdüm kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Koordinasyon
- Kene kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sakırga
- Kapsama Alanı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İhata Dairesi
- Tamamlanmış kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tamam
- Dimağ kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Beyin, Bilinç, Derrake, İdrak, Zihin
- Saprofit kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çürükçül
- Tariz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İğneleme, Taşlama, Dokundurma, Taş
- Şayi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yaygın
- Sürücü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çoban, Şoför
- Göçürmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aktarmak, Nakletmek
- Kumkuma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çömlek
- Mahvetme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kahır
- Susmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sükût Etmek, Kesmek
- Bastırmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Boğmak, Dikmek, Durdurmak, Gidermek, Gömmek, Kaplamak, Yenmek, Yırtmak
- Halas kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kurtulma, Kurtuluş
- Salavat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Salat
- Kesilmeme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Devam
- Savunma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Müdafaa, Defans
- Çıngırdak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çıngırak
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü