Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Pazar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Alışveriş, Piyasa
- Muhtariyetlik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Özerk
- Devre kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dönem, Fasıl, Çevrim
- Temenni kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dileme, Dilek
- Teçhiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Donatım, Cebelendirme, Pusatlama
- İrkinti kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Korku, Tiksinti
- Lider kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Önder, Reis, Şef, Kösem
- Merhume kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Rahmetli
- Ulusçu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Milliyetçi
- Lojik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mantık, Mantıklı
- Depo kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ambar
- Eşit kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Müsavi, Aynı, Muvazeneli, Beraber, Müsavi, Tay
- Eklektik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Seçmeci
- Ulvi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Semavi, Yüce
- Özdevim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Otomatizm
- Şaplak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tokat
- Menekşe kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Benefşe
- Kuru kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Susuz, Nemsiz, Çelimsiz, Çıplak, İskelet, Sıska, Zayıf
- Çekme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çekmece
- Adsorpsiyon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yüze Soğurma
- Böbürlenme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Böbür
- Bunca kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çok, Epey
- Tel kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Lif, Makara
- Acer kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yeni, Taze
- Alçak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Adi, Ağır, Aşağılık, Hain, Namert, Pespaye, Rezil, Sefil, Soysuz, Süfli, Yavaş
- Maral kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ren Geyiği, Dişi Geyik
- Hissiselim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sağduyu
- Otoriter kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yetkeci
- Onama kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tasvip
- Baki kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ölümsüz, Kalıcı, Kalımlı, Kalan, Sürekli, Daimi, Öteki
- Abramak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yönetmek, İdare Etmek
- Aşiyan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ev, Mesken
- Aranje kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düzenleme
- Sonuçlu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Müessir
- Dipdam kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hapishane
- Solmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Atmak, Ölmek, Pörsümek
- Yatıştırmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bastırmak, Teskin Etmek
- Aracılık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Delalet, Tavassut, Vasıta
- Sumsuk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yumruk
- Lafakan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sıkıntı, Çarpıntı
- İlbiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Salyangoz, Sümüklü Böcek
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü