Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Slasi ile ilgili kayıtlı bilgi bulunamadı!
- Katolunmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kesilmek
- Gıpta kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İmrenme
- Duygulandırmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dokunmak
- Tatsızlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kavga
- An kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Lahza, Kıpı, Zihin, Dakika, Fırsat, Enstantane
- Rehabilitasyon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İyileştirme
- Salıştırmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Karşılaştırmak, Kıyaslamak, Mukayese Etmek
- Spekülasyon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Vurgun, Düzen; Kurgu, Saptırma
- Ulus kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Millet
- Son Kânun kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ocak
- İçkili kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sarhoş
- Vakit kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zaman, Çağ, Aralık, Saat, Adar, Devir
- Taahhüt kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Üstlenme, Bağıt
- Tüzel kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hukuki
- Etap kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Adım, Aşama, Merhale
- Dönek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kahpe, Kancık, Kaypak
- Endirekt kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dolaylı
- Gökçe Yazın kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Edebiyat, Yazın
- Lünet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gözlük
- Çabalama kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ceht, Gayret Etme
- Aracı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Vasıta, Arabulucu, Komisyoncu, Simsar
- Alıcı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Müşteri, Almaç, Kamera
- Geçinme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Geçim, Maişet
- Sefir kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Büyükelçi, Elçi
- Ecir kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sevap, Ücret
- Maskaralık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Soytarılık
- Akvam kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kavimler, Uluslar
- Yarlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ferman
- Çocuk Yuvası kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kreş
- Menetmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kadağan Etmek, Yasaklamak
- Fersah kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kulaç
- Sahne Olmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Görmek
- İntibak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uyma, Uyarlama
- Mesaha kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yüz Ölçümü
- Sancı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sıkıntı
- Tamirci kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Onarman
- Dikici kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çiftçi
- İzin kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İcazet, Mezuniyet, Müsaade, Onay, Ruhsat
- Tezat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Karşıtlık, Çelişki
- Gözetlemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gözlemek, Tarassut Etmek, Tecessüs Etmek
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü