Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Tarla kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Toprak
- Agu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zehir
- Durağan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sabit, Yerli, Hareketsiz
- Koca kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Adam, Ağa, Bey, Büyük, Efendi, Er, Erkek, Eş, Geniş, İhtiyar, İri, Kişi, Kocaman, Moruk, Pir, Ulu, Yaşlı, Yüksek, Zevç
- Mini kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Küçük, Ufak
- Satmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Taslamak, Vermek
- Bekleyivermek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Beklemek
- Satıcılık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bayilik
- Korkutan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Korkulu
- Solmamış kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Diri
- Müjdelik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Muştuluk
- Çıktı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Artık
- Tripleks kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Üç Katlı
- Tertip Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hazırlamak, Sıralamak, Dizmek, Düzmek, Düzen Vermek, Düzenlemek
- Toplumsal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Toplumla İlgili, Topluma İlişkin, İçtimai, Maşerî, Sosyal
- Babayiğit kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mert, Güçlü, Yürekli
- İade kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Geri Verme, Geri Çevirme, Reddetme, Mukabele Etme
- Isınmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sıcaklaşmak, Alışmak, Benimsemek
- Tümevarım kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Usa Vurma Yolu, İstikra
- Uyak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kafiye
- İşitmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Duymak
- Tifüs kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Karasıtma, Lekelihumma
- Enf Lüanza kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Paçavra Hastalığı, Grip, Salgın, Nezle
- Olduğu Gibi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aynen, Harfiyen
- Maşer kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Toplum
- Öfkelenme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Feveran
- Kareli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Damalı, Damalı, Satrançlı
- Esasi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Temel, Asal, Esas
- Tıngıldamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tıngırdamak
- Sözleşme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Anlaşma, Kontrat, Mukavele, Akit, Bağıt
- Gına kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Usanç, Bıkma, Bolluk, Yetinme
- Dâhilen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İçten
- Debdebe kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Görkem, Şatafat, Tumturak, Gösteriş, İhtişam
- Maksimum kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çat, Azami
- Yıldız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Baht, Kuzey, Şans, Talih, Sitare, Seyyare, Star
- Sedalı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sesli, Ünlü
- Tıraş Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kazımak
- Sade kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ancak, Düz, Sadece, Yalın, Yalnız, Gösterişsiz, Şekersiz
- Çağdaş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Modern, Uygar, Çağcıl, Asri, Muasır, Hemasır
- Şuluk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mızıkçı
- Arzıtilek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Utarit, Merkür
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü