Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Telefon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Alısün, Çınka
- Hırıltı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kavga
- Sargı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bağ, Pansuman
- Faaliyet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Etkinlik, Çalışma, Hareket, Canlılık, İcraat, Yürürlük, Çalışkanlık
- Başkent kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Başşehir, Payitaht
- Sinerji kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Görevdeşlik, Güç
- Ahenk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uyum, Ezgi, Harmoni, Beste
- Mazi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Geçmiş, Geri, Öten, Ötmüş
- Felç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Damla, İfliç, Nüzul, Sekte, İnme
- Meyyit kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ölü
- Oyalamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aldatmak, Gözletmek, Kılıklamak, Uzatmak
- İnsanüstü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Fevkalbeşer
- Ritüel kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ayin
- Bakmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aramak, Beslemek, Denemek, Görmek, Gözetmek, İlgilenmek, İncelemek, Karışmak, Korumak, Seyretmek, Uğraşmak
- Dümbek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dümbelek
- Kıpırdamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kımıldamak
- Tepkili Uçak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Jet
- Meçhul kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bilinmeyen, Belirsiz, Bellisiz, Bilinmedik
- Yolagitmez kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Huysuz
- Kanmış kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kani
- Bedbaht kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mutsuz, Talihsiz, Bahtsız, Bahtı Kara, Zavallı
- Sahip kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İye, Ehil, Haiz, Malik, Koruyan, Is, Koruyucu
- Aktarmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Devretmek, Aramak, Bellemek, Göçürmek, İletmek, Nakletmek, Tercüme Etmek, Transfer Etmek
- Dülger kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Marangoz
- Üzülme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Teessür
- Salkı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Salık, Haber
- Değinmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dokunmak, Temas Etmek, İlişmek
- Uyarlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uygunluk
- Dimağ kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Beyin, Bilinç, Derrake, İdrak, Zihin
- Çobanyıldızı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çulpan, Venüs
- Toksin kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ağı
- Şamatacı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gürültücü, Patırtıcı
- Tokatlamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şapalaklamak
- Jenerasyon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kuşak, Soy
- Leh kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Onun İçin, Onun Tarafın; Ondan Yana
- Hangar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çardak, Talvar, Sundurma
- Kaynak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Asıl, Bulak, Göz, Hazine, Kaynama, Kök, Memba, Menşe, Pınar, Kaynarca
- Meşime kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Etene, Son
- Müsaade Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Lütfetmek
- Mutsuz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bedbaht, Zavallı
- Zatülcenp kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Satlıcan
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü