Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Temay�l ile ilgili kayıtlı bilgi bulunamadı!
- Şiraze kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şerit; Düzen, Çığır
- Destani kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Epik
- Terhis Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bırakmak, Terk Etmek
- Zaten kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Esasen, Doğrusu, Aslında
- Gözü Aç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Açgözlü
- Arasız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sürekli
- Batırmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Banmak, Gömmek, Mahvetmek
- Sövgü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sövme, Küfür
- Tetebbu Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Araştırmak
- İlenme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Beddua, Lanet, İntizar
- Uyanmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Belirmek, Depreşmek
- İzzetüikbal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Saygınlık
- Kafadaş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kafadar
- Gulgule kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gürültü, Şamata
- Metanetsiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dayanıksız
- İshal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sürgün, İç Sürme, Ötürük, Amel
- Menfi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aksi, Olumsuz, Negatif, Sürgün
- Mazhariyet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Erginlik, Erk, Başarı
- Meşruhat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Açıklamalar
- Aznavur kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İri Yarı, Asık Yüzlü, Korku Verici, Sert
- Riayetsiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kaba
- Müfrid kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yalıtkan
- Levazım kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gereç, Araç
- Müterakki kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İleri, İlerici
- Tarassut Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gözetlemek, Gözlemek, Müşahede Etmek
- İlavesiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eksiz
- Angaje Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bağlamak
- Arpa Suyu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bira
- Ashap kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sahipler, Sahabeler
- Yara kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Acı, Cerahat, Dert, Üzüntü, Gedik, Yarık, Delik, Zede
- Kötücü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hain
- Bağışlanmış kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Muaf
- Hâl kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Davranış, Dert, Durum, Güç, Hatır, Kuvvet, Sıkıntı, Takat, Tavır, Tutum, Vaziyet, Ben, Benek, Puan
- Nite kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Nasıl, Niçin
- Dirimlik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gelir, Sağlık
- Egemenlik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hâkimiyet, Hükümranlık, Buyruk, Hüküm
- Tecavüz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Saldırı, Sarkıntılık, Sataşma, Geçme, Aşma, Çatma
- Yırtıcı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mahir, Vahşi, Müfteris
- Düzbucak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dikdörtgen
- Lütfeylemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Lütfetmek
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü