Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Tren kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şimendifer, Katar
- Hemfikir kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kafadar, Aynı Düşüncede, Aynı Görüşte, Oydaş
- Endikatör kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gösterge
- Başörtülü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eşarplı, Örtülü
- Devran kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Baht, Çağ, Dünya, Kader, Talih, Zaman, Yaşam Ve Evren
- Provokasyon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kışkırtma
- Zayi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kayıp, Yitik, Boş, Yararsız
- Tatmin kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Doygunluk, Doyum, Kanaatlenme, Kanıktırma, Sağlama
- Gabilik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ahmaklık
- Gülmeceli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mizahi
- Sempozyum kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bilgi Şöleni
- Götürge kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Asansör
- Arık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ark, Su Yolu, Temiz, Güçsüz, Enez, Cılız, Sıska, Zayıf, Kuru, Çorak
- Müvezzi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dağıtıcı
- Kamineto kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İspirtoluk
- Beyanat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Demeç, Bildiri
- Türel kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hukuki
- Daha kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şimdiye Kadar, Henüz
- Ortaç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sıfat-fiil
- Etkimek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tesir Etmek
- Orun kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Makam, Mesnet, Mevki, Mansıp
- Jant kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İspit
- Abartılı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mübalağalı, Mübalağakâr
- Rüzgârlamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Esmek, Savurmak
- Aşı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Calak, Peyvent
- Çopra kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Balık Kılçığı; Sık Çalılık
- Arızi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gelip Geçici, Eğreti, Dıştan Gelen, Sonradan Olan
- Eylemsi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Fiilimsi
- Yeti kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Güç, Meleke, Bellek, Edebilme Gücü, Kuvve
- Cadı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Büyü, Caduger
- Yandırmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yakmak
- Yaslı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Matemli, Hüzünlü, Acıklı
- Ense kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Arka, Art, Dal
- Mefsuh kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bozulmuş
- Dargın kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Küskün; Soğuk, İlgisiz
- Daltonizm kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Renk Körlüğü
- Mamur kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bayındır
- Üleştirmeler kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tevziat
- Bukle kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Büklüm, Kıvrım
- Piyale kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kâse
- Nezdinde kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yanında, Katında
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü