Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Tutku kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eğilim, Hevesli, İhtiras, İhtiraslı, Şevkli, Tutkunluk
- Çulsuz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Parasız
- Niçin kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Neden, Niye
- Gereklik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İcap, Lüzum
- Emperyalist kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yayılımcı, Sömürgeci
- Parantez kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ayraç
- Müteyakkız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uyanık
- Tasdikli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Onaylı
- Söyleme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kelam
- Meserret kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sevinç
- Muhtarlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yöre Başkanlığı
- Öğe kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Unsur
- Üfürükçülük Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Okumak
- Temelsiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Asılsız, Yanlış
- Namlu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Lüle
- Ağa kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ağabey, Koca
- Tabiilik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Doğallık
- Ara Söz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İstitrat, Ara Tümce, Ara Cümle
- Basınç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tazyik
- İşgal Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Oyalamak, Tutmak
- Bağışıklık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Muafiyet
- Başşehir kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Başkent, Payitaht
- Formel kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Biçimsel, Örgün, Resmi, Şeklî
- Ren Geyiği kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Maral
- Kayıp kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yitme, Yitim, Yitik, Zayi
- Göz Erimi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ufuk
- Muadil kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eşit, Dengeşik, Denk, Eşdeğer
- Kürsü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bölüm, Sandalye
- Endeks kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dizin, Gösterge
- Siftinmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Oyalanmak, Zaman Geçirmek
- Hiddetlenmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kızmak, Öfkelenmek
- Bidar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uyanık
- Ziraatçı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tarımcı
- Debdebe kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Görkem, Şatafat, Tumturak, Gösteriş, İhtişam
- Tesir kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Etki, Dokunma, Zarar Verme
- Mehil kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Vade, Mühlet
- Esas Kanun kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Anayasa
- İsabetli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uygun, Yerinde
- Vasıtalık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aracılık
- Hafriyat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kazı
- Muvasalat Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ulaşmak, Varmak
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü