Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Vezin kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ölçü, Tartı
- İhtiyatsızlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gaflet
- Otağ kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çadır
- Toplu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şişko, Tıknaz, Yığın
- Dekoratör kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İç Mimar
- Gözletmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Oyalamak
- Dehr kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dünya
- Yumuşaklık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Letafet, Müsamaha
- Kestirim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tahmin
- Teraküm Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Birikmek, Yığılmak
- Hosting kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Anadizge
- Çırçıplak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sivil
- Sağlanılmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gelmek
- Reddetmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yalanlamak, Çürütmek, Geri Çevirmek, Kusmak, Terslemek, Kabul Etmemek
- Alakadar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İlgili
- Sergilemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Teşhir Etmek, Nümayiş Ettirmek, Sergiye Koymak
- Sulu Zırtlak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Limon
- Katiyet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kesinlik
- Fire kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eksilme, Eksik, Noksan, Ağırlık Yitimi
- Ilıklaştırmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ilıştırmak, Ilıtmak
- Temsilci kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mümessil, Ajan, Nümayende, Oruntak
- Bağımsız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Müstakil, Tek Başına, Azat, Hür, Özgür, Özerk, Mutlak
- Sağtöre kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ahlak
- Karışmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Akmak, Bakmak, Dolanmak, Engellemek, İlişmek, Katılmak, Müdahale Etmek
- Kafa İçi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kafatası
- Baysal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Rahat, Duru, Asude
- Bâtın kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İç, İç Yüz, İç Öz, Gizli, Görünmeyen
- Kuşatan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sapan
- Elulağı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yardımcı, Yamak
- Bunaltıcı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ağır
- Efsus kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yazık
- Piştahta kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tezgâh
- Nefes kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Soluk
- Verizm kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Doğruculuk
- Siftinmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Oyalanmak, Zaman Geçirmek
- Uyarı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Haberdarlık, İhtar, İkaz, Tembih, Uyarma
- Küf Atmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Küflenmek
- Tabansız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Korkak, Ödlek, Yüreksiz
- Ismarlamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sipariş Etmek
- Darphane kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Para Basılan Yer
- Yadırgatıcı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tuhaf
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü