Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Ya kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bes, Evet, Veya
- Mucip kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gerektirici
- Kapçık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kovan
- Güvenilmez kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kancık
- Yollanmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yürümek
- Dımdızlak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çırılçıplak, Cascavlak; Bomboş, Eli Boş
- Taşmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Azmak, Kükremek
- Sızıldanmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sızlanmak
- Teraküm Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Birikmek, Yığılmak
- Sûr kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Boru
- Lise kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ortaöğretim, İdadi
- Duygulandırmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dokunmak
- Paket kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bağlama
- Yaratma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Halk
- Görüntülemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yaratmak
- Sağlanılmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gelmek
- Çalımlı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gösterişli, Tafralı, Havalı, Kibirli
- Kayak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ski
- Vampir kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hortlak
- Mil kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Balçık
- Gurbetçi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yadelci, Elgin
- Sıkıştırmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kısmak, Kıstırmak, Tıkmak, Zorlamak
- Şarki kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Doğusal, Doğu
- Şairce kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ozanca
- Tıp Kardeşi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hasta Bakıcı
- Sunu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Arz, Takdim
- Pürtük kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çıkıntı, Kabarcık
- Tabya kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sencer
- Bağımlılık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tabiiyet
- Muktedir kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Erkli, İktidarlı
- Tekerrür kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tekrarlanma, Yinelenme, Yeniden Olma
- Kaynak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Asıl, Bulak, Göz, Hazine, Kaynama, Kök, Memba, Menşe, Pınar, Kaynarca
- Hakkında kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Üzerine, İlişkin, Baresinde, İçin, Karşı, İlgili Olarak
- Ummak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Beklemek, Demek, Sanmak, Ümit Etmek, Düşünmek, Tahmin Etmek, İhtimal Vermek
- Çalgı Orağı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tırpan
- Karakoncolos kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hayalet, Umacı
- Beşbıyık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Muşmula
- Hayme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Asmalık
- Vakitli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zamanlı, Sürevli
- Borçlanma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İstikraz
- Yiğitlik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cesaret, Erdem, Kahramanlık, Şecaat
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü