Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Yom kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uğur, İyi Talih; İyi Haber
- Komedya kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Güldürü, Komedi
- Anıt kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Abide, Estelik
- Gururlu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mağrur
- Gazaplanmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kızmak, Öfkelenmek
- Gut kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Damla Hastalığı, Nıkris
- Masaj kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ovum
- Uyuşma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mutabakat, Anlaşma, İttifak
- Kâh kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bazen, Kimi Zaman
- Hidro kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Su
- Kekre kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Acımtırak, Ekşimsi, Buruşturucu
- Tenakuz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çelişki, Zıddiyet, Çelişme
- Nakliyat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Taşımacılık
- Saten kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Atlas
- Hümayun kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kutlu, Mutlu
- İşare kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İma, Telmih
- Müteaddi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Geçişli
- Rakiplik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Rekabet
- Pırpırı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hovarda, Uçarı
- Antre kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Giriş, Girek
- Etnik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Budunsal, Irksal, Kavmi
- İnzimam Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Katılmak, Üstelemek
- Daye kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dadı, Lala
- Meri kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Geçerli
- Aralıklı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Seyrek
- Muayyen Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Belirlemek
- Gücenmiş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kırık
- İcare kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kira
- Kalem kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çeşit, Tür, Yazar
- Basak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Merdiven
- Cırmalamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tırmalamak
- Kökertmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Köklemek
- Vasıl kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Varan, Ulaşan, Birleşen
- Çığıltılı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cırtlak
- Müdavim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gedikli, Sürekçi, Devam Eden, Ulayı Giden, Ulaylı
- Tarazlaştırmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dengelemek
- Kesin kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kati, Kesinlikle, Mutlak, Değişmez, Maktu
- Muhafaza kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Saklama, Koruma, Barıma, Kavzama
- Heder Olmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Karşılığını Alamamak, Boşa Gitmek, Ziyan Olmak
- Değin kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dek, Kadar, Sincap
- İm kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Alamet, Eser, Gösterge, İşaret, Telmih, Belirti, İz
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü