Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
ki Canl ile ilgili kayıtlı bilgi bulunamadı!
- Cesim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Büyük, İri, Kocaman
- Butik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Giyimevi
- Müdrik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Anlamış, Aklı Ermiş
- Milliyetsever kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Milliyetçi
- Gelmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Akmak, Başlamak, Buyurmak, Çıkmak, Dayanmak, Doğmak, Getirmek, İzlemek, Katılmak, Takip Etmek, Türemek, Ulaşmak, Uymak, Varmak, Yönelmek
- Sterilize kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Arıtılmış
- Hizip kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bölüntü, Deste, Grup, Kısım, Tayfa, Bölük, Klik
- Dini Hikaye kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Menkıbe
- İktisatçı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ekonomist
- Can Sıkıntısı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bunalım
- Kaçıncı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Niçenci
- Eşit kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Müsavi, Aynı, Muvazeneli, Beraber, Müsavi, Tay
- Olabilirlik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İmkân, Olanak, İhtimal, Olasılık
- Cevaben kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yanıt Olarak, Yanıtça
- Acınaklı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Elemli, Kederli, Acılı
- Sakinlemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sakinleşmek
- Ölüm Cezası kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İdam
- Sancımak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ağrımak, Burulmak, Tutmak
- Sandık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kasa
- Sinirlemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hazmetmek
- Fenalık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kötülük, Zarar, Şer
- Öteki kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Diğer, Diğeri, Öbür, Öbürü, Sair
- Had kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Derece, Kota, Sınır, Terim, Uç
- Sıkışık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yoğun
- Tutmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ağrımak, Alıkoymak, Avlamak, Bağlamak, Başlamak, Beğenmek, Benimsemek, Bürümek, Girişmek, İzlemek, Kalmak, Kaplamak, Kapmak, Kavramak, Kullanmak, Müdafaa Etmek, Saklamak, Sarmak, Saymak, Sunmak, Taraftar Olmak, Tutuklamak, Uğramak, Ulaşmak, Varmak, Yakalamak, Yapışmak, Yapmak, Yenmek, Yönelmek, Zapt Etmek
- Hay Küy kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şamata, Vaveyla
- Kail Olmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İnanmak
- Amplifikatör kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yükselteç
- Sefarethane kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Büyükelçilik, Elçilik
- İsteklendirme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Teşvik
- Öbür kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Başka, Diğer, Öteki, Özge
- Kalabalık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İzdiham, Kargaşa, Ordu
- Kimlik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kimlik Belgesi, Tanıtma Kartı, Çehre, Etiket, Hüviyet, Şahsi Vesika, Üzeri
- Yaşlanmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Büyümek, Eskimek, İhtiyarlamak, Kocamak
- İstikrarsızlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dengesizlik, Zikzak
- Sabit kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Durağan, Durgun, Kesin, Oturaklı, Tutarlı, Tanıtlanmış
- Haberdarlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İhtar, İkaz, Uyarı
- Eklektizm kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Seçmecilik
- Palyatif kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Etkisiz, Geçici, Örel
- Mütevazı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Alçak Gönüllü, Kurumsuz; Gösterişsiz
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü