Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
�flas ile ilgili kayıtlı bilgi bulunamadı!
- İnayet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İhsan, Lütuf, İyilik, Yardım, Kayra, Atıfet
- Pompalamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Körüklemek
- Önlem kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İlaç, Çare, Tedbir, Tılsım
- Web kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ağ, Tor
- Beyaz Zehir kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Beyaz
- Fiş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mim, Çengel, Makbuz
- Rüsum kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Vergiler
- Tezahür kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Belirme, Belirti, Görünme, Gözükme
- Utangan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Utangaç, Sıkılgan, Mahcup
- Verinmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Teslim Olmak
- Güzellik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Letafet, Yumuşaklık
- Eşsiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Benzersiz, Emsalsiz
- Temadi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sürme
- Nazariyat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kuramlar
- Devretmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aktarmak, Dolaşmak, Dönmek, Tahvil Vermek
- Yenilenmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Canlanmak
- Vekâlet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bakmanlık, Vekillik, Bakanlık, Nazırlık, Yetkililik
- Baliğ kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Erin
- Feodal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Derebeylik
- Soyluluk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Asalet
- Ölçülü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hesaplı, Ilımlı, Kararlı, Ölçülmüş, Mutedil
- Loş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Karanlıkça
- Verdiş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Teamüli
- Kovan Otu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Melisa, Oğul Otu
- Ölü Doğmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düşmek
- Yalçın kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düz, Çıplak, Sarp, Dik, Kaygan
- Şanlı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Namlı, Şöhretli, Büyük, Tanınmış, Ulu, Ünlü, Yüce
- Sahip Olmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kazanmak, Sağlamak, Yapmak
- Utanmaz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Arsız, Kepaze, Pişkin, Yüzsüz, Sıkılmaz
- Derlemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Toplamak, Düzenlemek, Biriktirmek, Dermek, Tedvin Etmek
- Sızı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ağrı, Istırap
- Garabet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Elginlik, Tuhaflık, Yabansılık, Gariplik
- Önemli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Büyük, Ciddi, Mihver, Muazzam, Mutena, Mühim
- Kapama kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Metres
- Mufassal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ayrıntılı
- Bağnaz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yobaz, Fanatik, Dar Kafalı, Mutaassıp
- Lafız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kelime, Söz
- Taşkın kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aşın, Aşırı
- Kaynak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Asıl, Bulak, Göz, Hazine, Kaynama, Kök, Memba, Menşe, Pınar, Kaynarca
- Savaşmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Harp Etmek, Muharebe Etmek, Uğraşmak, Çarpışmak, Vuruşmak
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü