Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Abajur kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kalpak, Örtük, Sayvan, Siper
- Kromozom kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Soyaktaran
- İmalatçı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Üretimci
- Gençler kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çoluk Çocuk
- Emtia kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mallar
- Tınmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Önemsemek, Takmak
- Karambol kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Karmaşa, Birbirine Çarpma, Karışıklık
- Ekmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çörek, Nan, Nanıaziz, Kazanç, İş, Ekim Yapmak, Serpmek, Savuşmak, Atlatmak, Aş, Dikmek, Yemek
- Sevgili kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aziz, Canan, Yâr, Dava, Dost, Yavuklu
- Şabalıt kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kestane
- Fiilimsi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eylemsi
- Koklaşmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kokuşmak
- Ödence kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tazminat, Fariza, Vecibe
- Belinlemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İrkilmek
- Hemayar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Denk, Eşit
- Kitapçık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Risale
- Zan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sanı, Güman
- Zorlamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sıkmak, Üstelemek, Yırtmak
- Kolay kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Asan, Basit, Hafif, Emeksiz, Zahmetsiz
- Lâfzî kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sözel
- Desterhan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sofra
- Deli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çılgın, Divane, Kaçık, Kuluduk, Mecnun, Düşkün, Coşkun, Azgın
- Se kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Üç
- Kutsuz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kötü, Zavallı
- Arttırma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İlave
- Germek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çekmek, Uzatmak
- Kara Yüzlü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Günahkâr, Suçlu
- Buyuru kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Buyruk, Emir
- Meşum kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uğursuz
- Yakışık Almamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yerinde Olmamak, Uygun Düşmemek
- Dönme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Devir, Viraj, Deveran, Mühtedi
- Armağan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hediye, Mükâfat, Ödül, Bağış, İhsan, Yadigâr
- Üstü Kapalı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Belirsiz
- Güdük kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kısa
- Naylon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düzmece, Sahte
- Varsayımsal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Farazi
- Koyun kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kucak
- Meni kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ersuyu, Sperm, Atmık, Bel
- Mey kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İçki, Şarap
- Soya Çekim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kalıtım
- Bulaşıcı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Geçici, Yolukucu, Sari
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü