Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Eyvallah kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hüdahafız
- Oğunmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bihuş Olmak
- Haksızlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ülevsizlik, Mağduriyet
- Olgunlaşmamış kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gök, Olmamış, Tor
- Koyulaşmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Koyulmak
- Nallatmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Takavlatmak
- Yağma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Talan, Çapul, Garet, Soygun, Soygunculuk
- Peruka kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Takma Saç
- Hayran Olmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şaşmak, Duygulanmak
- Korumak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Önlemek, Bakmak, Beklemek, Esirgemek, Gözetmek, Gözlemek, Himaye Etmek, Kollamak, Müdafaa Etmek, Sakınmak, Saklamak, Savunmak
- Sansüalist kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Duyumcu
- Ödevcil kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Vazifeşinas
- Kanmış kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kani
- Repertuar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dağarcık
- Konut kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ev, Hane, İkametgâh, Menzil, Mesken, Yurt, Eğlek
- Dağar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dağarcık
- Piknik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kır Aşı, Seyir, Kır Yemeği
- Vaat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Söz Veriş
- Cuma Akşamı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Perşembe
- Kolera kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Veba
- Beş Altı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Biraz, Birkaç
- Rayiç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sürüm Değeri, Geçer, Eder
- Ormangülü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Açalya
- Koçan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Özek
- Bende kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kul, Köle
- Lala kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dadı, Daye
- Hoca kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ahunt, Molla, Muallim, Öğretmen
- Işınım kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Radyasyon
- Şirpençe kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Karaçıban
- İfa Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gösteri Yapmak, Ödemek, Yapmak
- Oyuncak Bebek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kavırçak
- Tazammun Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İçermek
- Sürrealizm kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gerçeküstücülük
- İkna Olmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İnanmak, Kanmak
- Yaymaca kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Propaganda
- Baliğ Olmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Erişmek, Ulaşmak
- Kalıt kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Miras
- Gıcık Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kızdırmak
- Çarkıt kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bozuk, Eski, Sakat
- Tahsil kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı (Para) Alma, Toplama; Öğrenim, Öğretim
- Alaçık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çardak
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü