Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Abd kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Köle, Kul
- Köstebek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sokur, Yer Sıçanı; Sıraca
- Fıkıh kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İslam Hukuku
- Sarkaç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kevgir, Rakkas, Pandül
- Aleni kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ortada, Açık, Meydanda, Belli
- Kestane kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şabalıt
- İzafet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bağıntı, Mal Etme, Bağlama
- Pınar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bulak, Çeşme, Kaynak, Memba
- Yatay kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ufki
- Okazyon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Fırsat
- Bahar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İlkyaz, İlkbahar, Yaz, Baharat
- Tıksırıklı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Rahatsız
- Maskaralık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Soytarılık
- Sahabet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Koruma, Kayırma
- Balaban kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İri, Büyük; Şişman, Gürbüz, Nazik
- Destan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Koçaklama, Boy, Epope
- Borazan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Boru
- Esas Kanun kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Anayasa
- Sövüş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Küfür
- Teali kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yükselme, Yücelme
- Pazarlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kesim
- Zendost kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zampara
- Payidar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kalımlı, Ölümsüz, Bengi, Kalıcı
- Not Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kaydetmek
- Monotonluk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tekdüzelik, Sıradanlık
- Safra kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Öd
- Ünalga kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Diktafon
- Perhiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Diyet, Oruç
- Tuğla kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kerpiç
- Apışlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ağ
- Doz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Derece, Miktar
- Hüküm kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Egemenlik, Etki, Hız, Karar, Önem, Şiddet, Yargı
- Telef kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bozulma, Harap Olma, Yok Etme, Yitirme
- Gram kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ağram
- Şerait kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Koşullar, Şartlar, Vasat
- Çoban kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sürücü
- Hemşeri kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Memleketli
- Et kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ten
- Gelgit kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kabarma, Meddücezir
- Hatun kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bayan, Eş, Hanım, Kadın, Zevce
- Çiftteker kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bisiklet
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü