Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Adıl kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zamir
- Kağnı Arabası kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kağnı
- Manav kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Göğerti Satan, Sebzevatçı
- İbare kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sözce
- İklim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Diyar, Ülke
- Münasebetsiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Saygısız, Aksi, Çirkin, Ters, Uygunsuz
- Takas kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ödeşme, Sayışma, Değiş Tokuş
- Özgül kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Türsel, Nevi
- Cerh Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yaralamak
- Selinti kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ufak Sel; Selin Yolu
- Haberci kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ulak, Muhbir, Müzevir
- Birisi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Biri
- Ayırt kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Fark, Nüans
- Fantezi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hayale Dayanan Eser; Sınırsız Hayal, Düşlem
- Kalıplı Kıyafetli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gösterişli
- Seza kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yaraşık, Değer
- Albalı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Vişne
- Bünye kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kuruluş, Yapı
- Üğrüm kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mutasyon
- Tasvir kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Betimleme, Betim, Resim
- Yapımcı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Prodüktör
- Eli Sıkı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Pinti, Cimri, Hasis
- Hissiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Duygusuz
- Temizlenmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bitmek, Arınmak, Aklanmak
- Kaybolma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kayıp
- Teşrifat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Protokol
- Variyet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Varlık
- Mütekabil kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Karşılıklı
- Gariplik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tuhaflık, Acayiplik, Elginlik, Kimsesizlik, Garabet
- Naz Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kırıtmak, Nazlanmak
- Giysi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çıkarmak, Çul, Don, Elbise, Entari, Giyecek, Giyim, Kıyafet, Paltar, Üst, Üzeri, Libas
- Offline kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çevrimdışı
- Satkınlık Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gammazlamak
- Meydan Okumak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Rest Çekmek
- Böbür kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kibir, Leopar
- Uğraş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cenk, İş, Meslek, Meşguliyet, Mücadele
- Sınırlamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Belirlemek, Hapsetmek, Kısıtlamak, Mahdutlaştırmak
- Yapımevi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İmalathane
- Rölyef kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kabartma
- Bomoz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kollu Hamam Havlusu
- Hoşbaht kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kutlu, Mutlu
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü