Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Affedin kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Pardon
- Bodrum kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zirizemin
- Emniyetsiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Güvenliksiz
- Masraflı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Pahalı
- Bakanlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Nezaret, Vekâlet
- Güleç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Güler Yüzlü, Mütebessim
- Toka Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Vermek
- Ödenek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Karşılık, Tahsisat, Ayrıltı
- Gücün kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ancak, Zorla
- Yüreksiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cesaretsiz, Korkak, Ödlek
- Kusur kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eksiklik, Noksan, Nakısa, Hata, Ayıp, Özür, Teltik, Yanlış, Arıza, Kabahat, Pürüz, Şaibe, Ağdık, Ağman
- Düşürmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Azaltmak, Dökmek, Sıyırmak
- İptidai kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İlkel, İlkokul
- Kocaoğlan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ayı
- Gayrimeskûn kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Boş, Issız
- Özgür kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Azat, Bağımsız, Hür, Muaf, Serbest, Erkin
- Hudayinabit kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kendiliğinden
- Teltik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hata, Yanlış
- Yük kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bagaj, Kargo, Külfet, Ağırlık, Denk, Engel, Eşya, Gaile, Yüklük, Ödev
- Sofistike kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Karmaşık, Yapmacık
- Erköyün kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şımarık
- Kumla kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Geniş Kumsal, Plaj
- Tenevvür Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aydınlanmak
- Kardeş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Birader, Küçük Bacı, Küçük Kardeş
- Nüzul kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Felç, İnme
- Samimi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Candan, Halisane, İçli Dışlı, İçten, Senlibenli
- Morfoloji kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yapıbilim
- Gark Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Batırmak, Boğmak
- Affetmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bağışlamak
- Göçkün kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Göçebe
- Möble kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mobilya
- Arada kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bazen, Kimi Kez, Ara Sıra, Zaman Zaman, Seyrek Olarak
- Kebe kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Keçe
- Arbede kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Patırtı, Kavga, Dalaş, Çatışma
- İstihkâmcılık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İstihkâm
- Sıralı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dizili, Düzenlenmiş, Sıralanmış
- Geçilmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bırakmak, Terk Etmek
- Takdis kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kutsama
- Bunaltmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Boğmak, Sıkmak
- Olumlama kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İcap
- Azar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Paylama
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü