Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Afyon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tiryak
- Dengelem kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bilanço
- Mahmurlaşmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Süzülmek
- İtina kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Özen, İhtimam
- Meyletmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yönelmek, Eğilmek, Yeltenmek
- Hissedar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Paydaş, Ortak, Paycı
- Çarkıfelek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kader, Talih
- Cahil kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bilgisiz, Nadan, Bilmez, Toy
- Gıybet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çekiştirme, Kötüleme, Kov, Kovculuk
- Agora kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Alan
- Medya kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Medya'nın eş anlamı yoktur, sözlük anlamı: İletişim ortamı, iletişim araçları, kitle iletişim araçlarının tümü.
- İş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Alışveriş, Amel, Davranış, Emek, Eylem, Fiil, Hizmet, İşlem, Kâr, Konu, Maslahat, Mesai, Mesele, Meslek, Nöbet, Sorun, Teamül, Uğraş, Yürürlük
- İtila kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yükselme
- Ayniyat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Nesneler
- Yerinme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Teessüf
- Lazıme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gerekçe
- Mürur kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Geçme
- Sebze Nevi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Pırasa
- Kurgu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Anahtar, Çatı, Kuraştırma, Montaj, Spekülasyon, Kuruntu, Vehim, Nazar
- Katılmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Akmak, Benimsemek, Binmek, Gelmek, Girmek, Karışmak, Kavuşmak, Uğunmak, Üstelemek, İştirak Etmek
- Bırakıt kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tereke, Miras
- Tenezzül Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Layık Bilmek, Layık Görmek
- Tesadüfî kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Rastlantısal
- İlgililik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mensubiyet
- Dekont kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hesap Dökümü
- Tekinsiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tabu
- Girişimci kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Müteşebbis
- Darp kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dövme, Vurma, Vuruş, Çarpma
- Sığırgözü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Öküzgözü, Arnika
- Sömürme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İstismar
- Münafıklık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sinsilik
- Gerdanlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Boyunluk, Gerdanbent
- Düğmük kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düğüm
- Anlayışsız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düşüncesiz, Dümbelek, Geri, Köylü
- Sükûn kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Durgunluk, Sükûnet, Dinme, Dinginlik, Devinimsizlik
- İstidat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yetenek, Kabiliyet, Anıklık
- Emanet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Can, Mevduat, Ruh, İnam, Vedia
- Kadük kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Önemsiz, Eskimiş
- Nişanlı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Adaklı, Sözlü, Yavuklu
- Bal Özü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Nektar
- Bağıllık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İzafiyet
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü