Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Anavatan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Anayurt
- İç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bağırsak, Ciğer, Dahil, Karın, Kucak, Mide, Muhteva, Sine, Yürek
- Yetik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Olgun, Yetişmiş
- Aktifleşmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Etkinleşmek
- İstinkâf Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çekinmek, Sakınmak
- Belginlik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sarahat
- Bilyon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Milyar
- Evlilik Dışı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gayrimeşru
- İşgal Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Oyalamak, Tutmak
- Meşe kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Orman
- Edepli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Utanmalı, Utlu, Faziletli, İnce, Nazik, Uslu
- Kurşunlamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Güllelemek, Vurmak
- Redif kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yedek, Kura Eri, Yineleme
- Yükseklik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İrtifa, Yükselti
- Göverti kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sebze
- Japongülü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kamelya
- Fiil kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Amel, Davranış, Eylem, Hareket, İş, Edim
- Görüntülük kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ekran
- Hakendaz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Faraş
- Kaçıntı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kaçak, Sızıntı
- Köklü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kökten
- Tarafından kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tamanından, Aracılığıyla, Türünden, Çeşidinden
- Sessiz Harf kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ünsüz
- Kurgu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Anahtar, Çatı, Kuraştırma, Montaj, Spekülasyon, Kuruntu, Vehim, Nazar
- Vaiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Öğütçü
- Etnik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Budunsal, Irksal, Kavmi
- O Hâlde kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Demek Ki
- Yoksun kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mahrum, Muhtaç
- Teoloji kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dinbilim
- Çatışma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çarpışma, Kavga, Dek
- Hengâm kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Vakit, Zaman
- Arzuhalci kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dilekçeci
- Sanmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bellemek, Bilmek, Ummak, Zannetmek, Tahmin Etmek
- Ordubozan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Arabozucu, Oyunbozan, Varis
- Tahıl kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hububat, Zahire
- Salık Vermek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Haber Vermek
- Çalıştırmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İşletmek, Kullanmak
- Başkaldırmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ayaklanmak, İsyan Etmek, Kabarmak, Kıyam Etmek
- Sarkıntı Olmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sataşmak
- Yorgan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Denk
- Rüzgar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yel, Bad
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü