Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Bilyon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Milyar
- Hıyar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Budala, Salatalık
- Pisi Pisine kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Boşuna
- Okuryazar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Okumuş, Bilgili, Aydın, Alim
- Harcamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dökmek, Ezmek, Geçmek, Kullanmak, Sarf Etmek, Tüketmek, Vermek, Yemek, Yok Etmek, Öldürmek, Feda Etmek
- Bröve kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Diploma, Şehadetname
- Konstellâsyon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Takımyıldız
- Kesinlik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Katiyet
- Huzur kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dinçlik, Karşı, Kat, Keyif, Makam, Ön, Rahat, Rahatlık, Sükûnet, Yamaç, Yan, Dirlik, Baş Dinçliği, Gönül Rahatlığı
- Natürel kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Doğal
- Aka kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ağa, Ağabey, Büyük
- Alay kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kafiye, Zurba, Kortej, Hep, Bütün, Küçümseme, Tüm, Herkes, Bayram, Lağ, Meze, Söz
- Dren kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ark
- Tarım kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ekincilik, Kültür, Ziraat
- İnhisar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Müstemlekecilik, Tekel
- Bitiren kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tüketici
- Vukuf kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bacarıklık, Bilgi, Bilik, Anlama, Bilme
- Vişne kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Albalı
- Sudan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Önemsiz, Saçma
- Soy Ağacı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şecere
- Temenni kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dileme, Dilek
- Periyot kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Süre, Devir, Dönem, Aralık
- Taklitçilik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yansıcılık
- Cesaretlendirmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yüreklendirmek
- Kit kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Macun
- Dokümanter kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Belgesel
- Aleniyet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Açıklık
- Keskin kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Acı, Kırıcı, Kuvvetli, Sert, Zampara
- Tamahkâr kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Açgözlü, Hırslı
- Alt Bölüm kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ayrım
- Salt kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tek, Sırf, Yalnız, Arı, Mutlak, Yalnızca, Saltık
- Kapçık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kovan
- Şule kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Alev, Yalım
- Muktezi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gerekli
- Yalaka kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Arsız, Dalkavuk, Sırnaşık
- Musanna kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uydurma
- Ataletli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mıymıntı
- Salabet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Katılık, Sağlamlık
- Oğurlamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çalmak
- Nabız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düşünce, Eğilim, Niyet
- Hastalık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dert, İllet, Tutku
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü