Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Antrakt kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ara
- Lâtife kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Fıkra, Şaka
- Ticari kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tecimsel
- Matine kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gündüz Seansı
- Termik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Isıl
- Çilemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yağmur Çiselemek; Nemlenmek, Islanmak; (Bülbül) Şakımak
- Koordine kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eşgüdümsel, Eşgüdümlü
- Sabreylemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sabretmek
- Başkalık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ayrım, Fark
- Âşıktaşlık Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Oynaşmak
- Şimşek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Parıltı
- Kov kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gıybet
- Oyunbozan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mızıkçı
- Nim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yarı
- Takva kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Günahtan Sakınma, Züht
- Bitkin kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yorgun, Halsiz, Bitap, Güçten Düşmüş, Harap, Tapsız, Turşu, Üzgün
- Otacı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hekim, Doktor
- Acep kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Acaba
- Kavramak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Anlamak, Sıkıca Tutmak, Derk Etmek, Görmek, İhata Etmek, Okumak, Tutmak
- Usavurmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Muhakeme Etmek
- Mostra kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Göstermelik, Örnek, Örneklik, Numunelik
- Meşal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Meşale
- Eflak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gökler
- Postacı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ulakçı
- Cömertlik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eli açıklık
- Sodyum Klorür kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tuz
- Kement kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Urgan
- Gurbet Acısı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sıkıntı
- Nodullamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dürtmek, Uyarmak
- Kağnı Arabası kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kağnı
- Katı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Koyu, Merhametsiz, Misli, Muhkem, Pek, Sert, Sıkı, Acımasız, Berk, Tıkız, Zalim, Yeğin, Şiddetli, Sulp, Taşlık
- Rikkat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İncelik, Yufkalık, Naziklik
- Alelumum kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Genellikle, Genel Olarak, Bütün
- Güzaf kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Boş, Anlamsız, Beyhude
- Sataşmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bulaşmak, Dokunmak, Yapışmak, Çatmak, Rahat Bırakmamak, Takılmak, Musallat Olmak
- Azman kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gelişmiş, İri, Büyük
- Destroyer kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Küçük Savaş Gemisi, Torpido Muhribi
- Yıpramak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İncelmek
- Müşfik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sevecen
- Neccar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Doğramacı
- İspat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kanıt, Ortaya Çıkarma, Tanıtlama
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü