Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Asimetri kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bakışımsızlık
- Vergili kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Veriml
- Zakkum kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ağı Ağacı, Ağı Çiçeği
- Emsal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Benzer, Eş, Yaşıt, Eşit, Denk, Numune, Örnek
- Atak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çevik, Hareketli, Girişken, Cüretkâr, Geveze, Atılım, Saldırı, Saldırış, Hücum, Hamle, Akın, Yiğit
- Tıp Bacısı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hasta Bakıcı, Hemşire
- Neciplik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Asalet, Efendilik
- Atıştırmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yemek
- Kömek Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Desteklemek
- Toka Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Vermek
- Mesire kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gezintilik, Gezelek
- Cansiperane kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Canını Verircesine, Özveriyle
- Ölü Doğmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düşmek
- Bir Numara kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Birinci, Tek
- Şırınga kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İğne, Enjektör
- Hulasa kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Özet, Kısaca, Kısacası, Fezleke, Sözün Kısası
- Yağız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Esmer, Siyah, Yiğit
- Optimum kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uygun Değer
- Tabiilik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Doğallık
- Müslüman kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dindar, Mümin
- Yordam kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çeviklik, Çalım, Meleke, Kılavuz, Yardımcı, Çabukluk, Yeti
- İt Canlı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dayanıklı
- Tuvalet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ayakyolu, Hela, Wc, Yüznumara
- Hor kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Değersiz, Aşağı, Önemsiz
- Ramak Kalmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Az Kalmak
- Naçar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çaresiz, Düşkün, Zavallı, Umarsız
- Tutulmuş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Müptela
- Önceki kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eski, Evvel, Evvelki, Sabık
- Çıkar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Fayda, Gider, Kazanç, Menfaat, Yarar
- Mismar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çivi, Mıh
- Azık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Nevale, Gıda, Kumanya, Besin, Rızık
- Hımbıl kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Miskin, Budala, Tembel, Uyuşuk
- Endişe Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kaygılanmak, Korkmak
- Olu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Vuku, Sayruret
- Satirik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yergisel
- Süzme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Saf
- Eşkâl kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şekil, Biçim, Görünüş, Kılık
- Mülahham kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şişman
- Islah Olmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uslanmak
- Müsterih kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dinç, Sakit, İçi Rahat, Erinçli
- Çizgeç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cetvel Tahtası
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü