Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
t Canl ile ilgili kayıtlı bilgi bulunamadı!
- Katı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Koyu, Merhametsiz, Misli, Muhkem, Pek, Sert, Sıkı, Acımasız, Berk, Tıkız, Zalim, Yeğin, Şiddetli, Sulp, Taşlık
- Muayyen Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Belirlemek
- Tasarlayarak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Taammüden
- Açık Artırma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Artırma, Müzayede
- Koşul kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şart
- Melül kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Üzgün, Bezgin
- Ayakyolu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hela, Tuvalet, Abdesthane, Yüznumara, Aralık
- Pense kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kısaç
- Vekil kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bakan, Milletvekili, Sözcü, Mebus, Yeke, Temsilci
- Mahdutlaştırmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kısıtlamak, Sınırlamak
- Bedesten kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kapalı Çarşı
- Miyar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kıstas, Ölçü, Ölçüt
- Gücük kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bodur, Kısa
- Nevale kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Azık
- Kıvırcık Koyun kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kıvırcık
- Amut kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dikme, Dikey, Topuz
- Susmuş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sakit
- Domestik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Evcil, Yerel, Yerli
- Dere kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Akın, Küçük Çay, Öz
- Kovuşturmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Takip Etmek
- Kekeç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kekeme
- Mihriban kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Babacan, Sevecen
- Çiy kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şebnem
- Yitikler kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zayiat
- Grip kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Paçavra Hastalığı, Enflüanza
- Skor kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Durum, Sonuç, Sayı
- Musibetli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Feci
- Hali kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Boş, Issız, Tenha
- Kapılmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düşmek, Müncezip Olmak
- Sallasırt kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sırtına Almak
- Mübarek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kutlu, Kutsal, Verimli, Bereketli, Uğurlu, Hayırlı
- Şarkiyatçı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Doğubilimci
- Lağa Koymak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eğlenmek
- Oyalama kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İşgal
- Şahane kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mükemmel, Fevkalade, Harikulade, Güzel
- Zarafatçıl kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Muzip
- Atıfet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bağış, İhsan, Lütuf
- Hasiyet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Etki, Haslet, Hassa, Huy, Mizaç, Yaradılış, Fayda, Yarar
- Faraza kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tutalım Ki, Sayalım Ki, Diyelim Ki, Varsayalım Ki, Söz Gelişi, Ola Ki, Farz Edelim Ki
- Epiderm kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Üstderi
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü