Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Başdizgici kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Başmürettip
- Gidiş Yolu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Güzergâh
- Boşamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bırakmak
- Talak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Boşama, Boşanma
- Amacıyla kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İçin
- Satirik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yergisel
- Nazırlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Vekâlet
- Sıhhat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sağlık, Esenlik; Doğruluk
- Fariza kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Görev
- Patronluk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İşverenlik
- Elinin Körü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kötü
- Mahfuz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Korunmuş, Saklanmış, Saklı, Korunaklı
- Belgesel kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dokümanter, Senetli
- Yönetimsel kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İdari
- Refika kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zevce, Eş, Karı
- Asgari kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı En Az, En Aşağı, En Düşük, En Azından, Minimum, Azra
- Kaynata kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kayınpeder
- Radyo kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dinleç, Ünalgı, Işın Yayımı
- Ampirik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Deneysel
- Kovuşturma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Soruşturma, Araştırma, Takibat, İstintak, Takip
- Halel kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bozma, Bozukluk
- Anlatım kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İfade, Tabir
- Çil Çil kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Parlak
- Dikiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bakma, Gözetleme, Erkete
- Çın kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Doğru, Gerçek
- Zelzele kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Deprem, Sarsıntı
- Mazbata kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tutanak
- Rölativizm kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bağıntıcılık
- Çıvgın kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Filiz
- Nabekâr kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Avare, Haylaz, Serseri
- Yuvarlanmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düşmek, Gitmek
- Müteaddi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Geçişli
- Eke kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Büyük, Kart, Yaşlı, Yetişkin, Bilgin, Akıllı, Tecrübeli
- Uğurlamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Geçirmek, Esenlik Dilemek, Teşyi Etmek
- Miat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Süre
- Enstantane kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kesit
- Toplumbilim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sosyoloji
- Şahika kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Doruk, Zirve
- İstasyon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gar, Terminal, Tren Durağı, Araştırma Kuruluşu
- Çardak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hangar, Talvar, Kameriye
- Tebdil Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Değiştirmek
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü