Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Mazbata kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tutanak
- Aksilik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Terslik
- Alaşım kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Halita
- Meleke kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yeti, Yatkınlık, Yordam
- Şasi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çerçeve; Otomobil İskeleti
- Kombinasyon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tertip
- Kesimli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Maktu, Mukannen
- Şahmat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Satranç
- Kırat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Değer, Düzey, Nitelik, Seviye
- Nesnel kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Objektif
- Kadağan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Memnu, Yasak
- Saldırmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Atılmak, Hücum Etmek, Salmak, Sarmak, Yürümek, Taarruz Etmek, Tecavüz Etmek
- Eza kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Üzme, Sıkıntı Verme, Cefa, Baskı, Zulüm
- Çınka kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Alısün, Telefon
- Korunmuş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mahfuz
- Saklayan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hafız
- Çommak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ezmek, Hezimete Uğratmak, Sindirmek, Yenmek
- Panzehir kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ağıkıran, Antidot, Tiryak
- Hükûmet Merkezi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Başkent
- Çiğnemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dişlemek, Ezmek, Hükmetmek, Öğütmek
- Keşmekeş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Karışıklık
- Düzenlemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tertip Etmek, Düzeltmek, Tanzim Etmek, Açmak, Dizmek, Hazırlamak, Yapmak, Düzen
Vermek
- Bilme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İrfan, Vukuf
- Sessiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Durgun, Sakin, Sakit, Samit, Suskun, Tek, Ünsüz, Yumuşak
- Manav kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Göğerti Satan, Sebzevatçı
- Chip kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yonga
- İtişmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çekişmek
- Yay kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Keman, Zemberek
- Çınlamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tınlamak
- Alıcı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Müşteri, Almaç, Kamera
- Erken Bahar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İlkbahar
- Çiftçi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tarımcı, Ziraatçı, Rençper, Irgat, Gündelikçi, Eğner, Tarım İşçisi, Ekinci
- Süzgün kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mahmur, Güçsüz, Zayıf
- Gezinme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Seyran
- Eş Zaman kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Senkron
- Hars kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ekin, Kültür, Tarla Sürme
- Mukallit kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yansıcı, Taklitçi
- Pardon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Affedin, Bağışlayın
- Bağlaşık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Müttefik
- Saadet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mutluluk, Mut, Ongunluk
- Hatim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bitirme
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü