Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Bel kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İşaret
- Lakırdıcı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Konuşkan, Geveze
- Yinelenmiş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mükerrer
- Sahaf kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eski Kitapçı, Betikçi
- Stil kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Üslup, Biçem, Tarz
- Bilvasıta kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dolaylı, Araçlı, Araçla, Dolayısıyla
- Dolunay kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bedir
- Asli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Baş, Temel, Esas, Ana, Temelli, Köklü, Asıl
- Aran kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Geniş Ambar, Hangar
- Tekre kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dolay, Çember, Etraf
- Berkitme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Takviye
- Karalamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yazmak, Çizmek, Leke Sürmek
- Darülfünun kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Üniversite
- Yüksünmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tembellik Etmek, Üşenmek
- Tefeyyüz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yükselme
- Eğer kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şayet, Velev
- Kırpıntı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kesinti
- Teres kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Pezevenk
- Kriter kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ölçüt, Kıstas
- Peltek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kekeme, Pepe
- Dışalım kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İthalat
- Meblağ kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tutar
- Çimmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yıkanmak
- Diretme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İnat
- Yandan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Profilden
- Zırva kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Saçma, Boş Söylemek, Boşboğazlık, Cefengiyat, Boş, Anlamsız, Saçma Sapan
- Şartlamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Koşullamak
- Re'sen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Danışmaksızın, Açıklamaksızın
- Can Sıkıntısı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bunalım
- Dik Kafalı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Geçimsiz, İnatçı, Huysuz
- Bağ kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Demet, Deste, Denk, Sargı, Bahçe, İlgi, Bent, İlişki, Rabıta, Teneklik
- Güçlenmiş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Oturmuş
- İltihaplanmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yangılanmak, İrinlenmek
- Sanki kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Güya, Sözde
- Şalban kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tomruk
- Sorum kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sorumluluk, Durum, Mesele, Mesuliyet
- Yenilme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yenilgi, Mağlubiyet, Bozgun, Hezimet
- Kese kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kestirme
- Mahzur kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sakınca, Engel, Çekince, Sonuç Kötülüğü
- Esasi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Temel, Asal, Esas
- Bikir kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kızlık, Erdenlik, Bekâret
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü