Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Sahaf kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eski Kitapçı, Betikçi
- Kibar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kostak, İnce, Nazik, Zarif, Değerli, Efendi, Seçkin, Soylu, Zengin, Şık, Köklü
- Yarım Akıllı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aptal
- Arıklık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zafiyet, Zayıflık
- Huylanmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İşkillenmek, Kuşkulanmak, Pirelenmek, Şeklenmek, Şüphelenmek
- Yeğlemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Islah Etmek; Tercih Etmek
- Tay kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Denk, Eş, Eşit
- Çıkış Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gösteri Yapmak
- Muhtel kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bozuk
- Çalımlı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gösterişli, Tafralı, Havalı, Kibirli
- Kesimevi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mezbaha
- Out kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dışarı
- Kanaatçil kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tutumlu
- Önem kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ehemmiyet, Hüküm, Yer
- Karşıtçı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aleyhtar
- Artık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Daha Çok, Fazla, Kalan, Gayrı
- Meal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Anlam, Kavram, Mefhum, Netice, Sonuç, Diyem, Yorum
- Demir Rengi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gri
- Pedagog kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eğitimci, Eğitimbilimci
- Politik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Siyasal, Siyasi
- Eğrim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eğri, Su Çevrintisi, Girdap
- Apansızın kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aniden, Ansızın, Birdenbire, Apansız
- Taraflar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Etraf
- Gömülü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Metfun
- Camedan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bavul, Valiz
- Darp kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dövme, Vurma, Vuruş, Çarpma
- Anestezi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Duyum Yitimi, Duyumsuzlaştırma
- Havi Olmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İçermek, İhata Etmek, Kapsamak
- Fare kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sıçan
- Sakil kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ağır, Çirkin, Kaba, Sıkıntılı
- Emreylemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Buyurmak
- Otacı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hekim, Doktor
- Sorumak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Emmek
- Hurafe kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Körinanç, Boş İnan, Sanaka
- Yüklenici kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Müteahhit, Üstenci
- Yalıtıcı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yalıtkan
- Şad Olmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sevinmek
- Bıldır kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Geçen Yıl, Bir Yıl Önce
- Slayt kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Saydam
- Fırlatmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Atmak, Savurmak
- Şakacı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Nüktedan
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü