Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Benimsenmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Oturmak
- Münferit kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tek, Ayrı, Tekil, Bireysel, Yalnız, Kendi Başına
- Kamus kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sözlük, Lügat, Büyük Sözlük
- Leffetmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İçine Sokmak, İliştirmek
- Kaçınmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çekinmek, Gocunmak, Kaçmak, İmtina Etmek
- Hareketli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Devinimli, Aktif, Atak, Canlı, Faal, Kıvrak, Oynak, Devingen, Müteharrik
- Üdeba kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Edipler, Yazarlar
- Bezelye kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Nohut
- Âbi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Benefşevi, Gök, Mavi
- Zinet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bezek, Süs, Ziynet
- Münacat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yakarış
- Hacim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Oylum, Cirim
- Tensel kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cinsel
- Anmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hatırlamak, Zikretmek
- Vuruş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Darbe, Tempo
- Müsriflik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Savurganlık, İsraf
- Bitkisel kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Nebati
- Dalya kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yıldız Çiçeği
- İnvariyant kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Değişmez
- Ismarlama kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Havale, Sipariş
- Terbiyeci kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eğitimci
- Şahika kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Doruk, Zirve
- Kahramanlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Baturluk, Yiğitlik, Koçaklık, Hamasi
- Karakabak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Somurtkan
- Derece kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kıvam, Seviye, Aşama, Ayar, Basamak, Doz, Gömlek, Had, Kadar, Kademe, Merhale, Mertebe, Nokta, Not, Paye, Radde, Rütbe, Tabaka, Termometre, Kerte, Yalım
- Yetinmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Avunmak, Kalmak, Kani Olmak, Kanmak, Kifayetlenmek, İktifa Etmek
- Genelleme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tamim
- Sığınık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mülteci
- Kalensöve kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yüksük
- Cesaretsiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yüreksiz, Çekingen
- Teokratik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dinerksel
- Metelik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zırnık
- Boşuna kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Abes Yere, Beyhude, Boş Yere, Gereksiz, Nafile, Nahak, Yararsız Yere, Tevekkeli
- Açıkgöz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kurnaz, Uyanık, Cingöz, Jandarma
- Şey kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Madde, Nesne, Zat, Nen
- Cimrilik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Pintilik, Eli Sıkılık
- Doğru kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düz, Namuslu, Dürüst, Yasal, Gerçek, Güzel, Hak, Hakikat, Harbi, Sadık, Sevap, Tamam, Yakın
- Dolandırıcı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Üçkağıtçı
- Şov kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gösteri
- Zırdeli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çılgın
- Tutulu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tutulmuş, Mevkuf
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü