Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Berber kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Perukar, Tellak
- Debdebe kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Görkem, Şatafat, Tumturak, Gösteriş, İhtişam
- Fedai kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Koruma
- Petrol kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yeryağı, Gaz Yağı
- Layık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yakışır, Yaraşık, Müstahak, Şayan, Yaraşan, Değimli
- Genelleştirme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tamim
- Yücelmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yükselmek
- Topalaşmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kümelenmek
- Düz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Doğru, Sade, Pürüzsüz, Alan, Bozkır, Direkt, Ova, Yalçın, Yalın, Müstevi
- Vurgun kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Âşık, Muhtekirlik, Müptela, Soygun, Spekülasyon, İhtikar, İnme
- Aydınlatma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tavzih
- Çıldırmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Delirmek, Kulumak
- Çetir kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şemsiye
- Kâbus kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Karabasan, Sıkıntı
- Canciğer kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İçten, Çok Yakın, Sıkı Fıkı, Pek İçten
- Terettüp Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gerekmek
- Ecmain kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hepsi, Tümü, Tamamı
- Çepçevre kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Etrafını Alarak, Yüzük Kaşı
- Softalık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bağnazlık
- Cuma Namazı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cuma
- Avans kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Öndelik, Öndün
- Ayak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bacak, Basamak, Kıç
- Mütemadi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sürekli
- Muhatara kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Korku, Tehlike, Zarar, Ziyan
- Rabbani kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tanrısal
- Takribi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yaklaşık
- Özdeş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aynı, Bir Cür, Okşar
- Mağdurluk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mağduriyet
- Satlıcan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zatülcenp
- Ölü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cenaze, Müteveffa, Mevta, Cansız, Leş, Sönük, Güçsüz, Mefta, Naaş
- Yetik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Olgun, Yetişmiş
- Hücum Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Atılmak, Çatmak, Saldırmak, Sarmak, Yürümek
- Sefarethane kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Büyükelçilik, Elçilik
- İlahe kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Umay, Tanrıça
- Rumuz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Simge, İşaret
- Yanıtlamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cevaplamak, Cevap Vermek
- Hesap Günü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kıyamet
- Emek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çaba, Çalışma, Ceht, Himmet, İş, Mesai
- Kaçıngan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çekingen
- Mermi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gülle, Kurşun
- Tecennün Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çıldırmak, Delirmek
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü