Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
ikinlik ile ilgili kayıtlı bilgi bulunamadı!
- Bildiriş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Duyuru, İlan, Tebligat
- Marazi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sayrılıksal
- Spermatozoit kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tohum
- Azap kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sıkıntı, Ezinç, Büyük Sıkıntı, Emge, Eza, Cefa, Eziyet, İşkence
- Taammüden kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kasten, Bile Bile, Tasarlayarak, Bilerek, İsteyerek
- Aynı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eş, Benzer, Özdeş, Tıpkı, Özdeşi, Eşiti, Bir, Nüsha
- Benzeyen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yakın
- Çatmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bulaşmak, Erişmek, Hücum Etmek, Karşılaşmak, Rastlamak, Ulaşmak, Vasıl Olmak
- Yer Fıstığı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Araşit
- Öğretici kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Didaktik, Öğretmen
- Ukde kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düğüm, Yumru, İçe Dert Olan, Acı
- Durgu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sekte
- Yaprak Sigarası kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Puro
- Doğru kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düz, Namuslu, Dürüst, Yasal, Gerçek, Güzel, Hak, Hakikat, Harbi, Sadık, Sevap, Tamam, Yakın
- Geçinememek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Anlaşamamak, Bağdaşamamak, Uyuşamamak
- Meşe kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Orman
- Girişme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Teşebbüs
- Zümre kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bölük, Takım, Grup, Camia, Cins, Topluluk, Tür
- Gabilik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ahmaklık
- Küçülmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Daralmak, Ufalmak
- Tebellür Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Belirmek
- Yanlışlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cürüm, Hata
- Görüntü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hayal, Hayalet, Manzara, Sahne
- Üs kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Asıl, Esas, Kök, Temel, Özek, Dayanak
- İthaf Etme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Adına Sunma, Armağan Etme
- Yayvan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yayık
- Başkan Yardımcısı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sadır Muavini
- Salt kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tek, Sırf, Yalnız, Arı, Mutlak, Yalnızca, Saltık
- Özümleme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Temsil
- Hol kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sofa
- Başlarken kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Önceden
- Yutmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aldanmak, Almak, İnanmak, Kanmak, Katlanmak
- Sakitleşmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yatışmak
- Çarpınmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çırpınmak
- Üşengen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Üşengeç, Tembel
- Seci kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Nesir Kafiyesi, İç Uyak
- Mera kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Otlak
- Aheste Aheste kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yavaş Yavaş
- Çaput kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bez, Cındır, Eski, Paçavra
- Ballıdarı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İncir
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü