Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Bereket kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bolluk, Gürlük, Ongunluk, Artağanlık, Yağmur
- Faks kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Belgeç, Belgegeçer
- Röfle kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gölge
- Dalavere kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dalga, Dolma, Dümen, Dolanla, Hileyle Gizlice Görülen Kötü İş, Sahtekarlık, Gizli Oyun
- Lanetli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Melun
- İlke kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Prensip, Kural, Yöntem, Esas, Umde, Unsur, Öge, Temel, Kanış
- İte Kaka kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zorla
- Elips kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kapalı Eğri, Katı Nakıs
- Kepaze kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Değersiz, Gülünç, Rezil, Utanmaz, Değersiz
- Duruşma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mahkeme, Murafaa
- İntiba kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İzlenim
- Tümevarım kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Usa Vurma Yolu, İstikra
- Spesiyal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Özel
- Cefa Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zulmetmek
- Âşıktaşlık Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Oynaşmak
- Kapkaranlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zifiri
- İçtimai Fikir kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Efkârıumumiye
- Varis kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mirasçı, Kalıtçı
- Dilbaz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Konuşkan, Şuh
- Günahkâr kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Fail, Sanık
- Takvim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dallık, Gündizme
- Çırtma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Fiske
- Zürriyet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Döl, Kuşak, Soy, Çocuk
- Nişanlı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Adaklı, Sözlü, Yavuklu
- Güçlendirmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Perçinlemek
- Müsennem kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tümsek
- Demincek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Demin
- Mesuliyetli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sorumlu
- Büyük Ana kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Büyük Anne
- Bencil kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Egoist, Hodbin, Hodkâm
- Palas kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kolay, Rahat
- Yasakçı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bekçi, Nöbetçi
- Kamuflaj kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Saklama, Gizleme, Alalama
- Tevziat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tevzi
- Sahur kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Obaştanlık
- Linol kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Oyma
- Vıyıldamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Vınlamak
- Bozdurmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bozmak, Hurdalamak
- Bozmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sakatlamak, Kırmak, Kötüleştirmek, Bozukluk Yapmak, Ufak Hâle Getirmek, Feshetmek, Hasat Toplamak, Becermek, Bırakmak, Bozdurmak, Haklamak, Yenmek, Yıkmak
- Seçici kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Seçmen
- Televizyon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İzleç, Sınalgı
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü