Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Bibliyofil kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kitapsever
- Zehirlemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ağılamak, Sokmak
- Etraf kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Civar, Çevre, Muhit, Ortalık, Yöre, Yanlar, Taraflar, Dolay, Yakınlar
- Bunama kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ateh
- Gece Vakti kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Geceleyin
- Ahdetmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ant İçmek, Yemin Etmek
- Kenevir kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çetene, Kendir
- Sığınak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Melce
- Tomar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Küme, Rulo, Top, Topa, Yığın
- Alan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Meydan, Saha, Düz, Kayran, Düzlük, Vadi, Yer
- Savcı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Müddeiumumi
- Normal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Olağan, Uygun, Doğal, Düzgülü
- Muhatara kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Korku, Tehlike, Zarar, Ziyan
- Tutuklamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hapsetmek, Tutmak
- Cünun kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Delilik
- Nalbur kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hırdavatçı
- Ata Baba kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ata
- Metropol kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Anakent
- Tutku kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eğilim, Hevesli, İhtiras, İhtiraslı, Şevkli, Tutkunluk
- Pepe kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Keke, Peltek
- Layemut kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ölümsüz
- Siret kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yaradılış, Yaşamöyküsü
- İrtica kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gericilik, Kaytaklık
- Burcun kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dişi Geyik
- İşaret kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İz, Alamet, Bel, Belirti, Damga, Delalet, En, Eser, Gösterge, İm, Koku, Nişan, Anlamlı İz
- Mezeci kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çerezci
- Okluk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sadak
- Gelgeç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Geçici
- Bani kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kurucu, Yapan
- Tezyinat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Süs
- Bayrılık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kıdem
- Adam Olmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Büyümek, Gelişmek
- Orospu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Fahişe, Mal
- Varak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yaprak, Varaka
- Hızma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Küpe
- İşlemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çalışmak, Etkilemek, Geçmek, Gitmek, Nakışlamak, Yürümek
- Sarman kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İri, Büyük, Sarı Tüylü Kedi, Azman
- İçin kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Diye, Göre, Hakkında, Karşı, Özgü
- İzafet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bağıntı, Mal Etme, Bağlama
- Reddeylemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Reddetmek
- Mucrim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Suçlu
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü