Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Yoksunluk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mahrumiyet
- Gelişmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Büyümek, Tekâmül, İlerlemek, İnkişaf Etmek, Palazlanmak, Parıldamak, Serpilmek, Şişmanlamak, Yetişmek
- Muaflık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bağışıklık
- Fiili kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eylemsel
- Müspet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Olumlu, Yararlı, Pozitif, Tanıtlanmış, Tanıtlı, Artı
- Beyazlanmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ağarmak, Beyazlaşmak
- Sıygı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hacim
- Seğmen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Genç Yiğit
- Muhtar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Özerk, Erkin
- Sefaret kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Büyükelçilik, Elçilik
- Nafaka kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Geçimlik
- Mecal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Derman, Dinçlik, Güç, Kuvvet, Takat
- Hapşırmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aksırmak
- İktidarsız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yetersiz
- Tazallüm Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sızlanmak
- Peşinen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Önceden
- Alma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Alıntı, İktibas, Kabız, Transfer
- Şövenist kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Irkçı
- Samut kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Suskun
- Sıralama kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tanzim, Tertip
- Alıkoymak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bekletmek, Engellemek, Ayırıp Saklamak, Hapsetmek, Saklamak, Tutmak, Yubatmak
- Sükût kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Susku, Susma, Sessizlik, Konuşmama, Söz Söylememe
- Amme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Topluluk, Kamu
- Ruzuşeb kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sürekli
- Lakırdı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Söz, Laf, Konuşma, Boş Söz, Dedikodu
- Fiil kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Amel, Davranış, Eylem, Hareket, İş, Edim
- Büyük Baba kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dede
- Çadır kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Deri, Keçe, Çerge, Oba, Otağ
- Eğitim Bilimi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eğitim, Pedagoji
- Sabi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Küçük Çocuk
- Bilamübalağa kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Abartmadan
- Öyleyse kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bari, O Hâlde
- Memişhane kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tuvalet
- Dershane kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Derslik, Oditoryum, Sınıf
- Zaman kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Vakit, Süre, Müddet, Devir, Dönem, Mevsim, Çağ, Bugün, Dakika, Devran, Gün, Saat
- Dokunma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Temas
- Aksak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Topal
- Şaplak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tokat
- Takip Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Anlamak, Gelmek, Gütmek, İzlemek, Kovalamak, Tutturmak, Yetişmek, Ardılmak, Artlamak, Kovuşturmak
- Âlemşümul kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Evrensel
- Büyütmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Abartmak, Mübalağa Etmek, Bakmak
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü