Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Bilecen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ukala
- Tavassut kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aracılık, Ara Bulma, Araya Girme, Aracılık Etme
- İlköğretim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İlköğrenim, İptidai Tahsil
- Spesiyal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Özel
- Kafatası kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kelle
- Darphane kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Para Basılan Yer
- Cahillik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bilgisizlik
- Dikkat Değer kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şayanı Dikkat
- Matine kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gündüz Seansı
- Üşenen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Erincek
- Sığırcık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çekirgekuşu
- Baç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Haraç
- İstikbal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ati, Gelecek
- Kâtip kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sekreter, Yazman
- Yarlıgama kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bağışlama
- Solmamış kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Diri
- Mahsusen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Özellikle
- Tektük kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Az
- Temsilci kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mümessil, Ajan, Nümayende, Oruntak
- Esenlemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Selamlamak, Veda Etmek
- Serdar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Başkomutan, Başbuğ
- Ayrıksı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Başka
- Mübayenet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uyuşmazlık
- Muhmel kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kadife
- Kahveyi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kahverengi
- Çağ Dışı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Köhne, Muasır Olmayan
- Kanun Dışı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yasa Dışı
- Vecih kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yüz, Çehre; Yol, Tarz
- Satır Arası kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İma
- Vurmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dövmek, Saplamak, Çarpmak, Aksetmek, Basmak, Çakmak, Çalmak, Çekmek, Çıkmak, Dayamak, Desteklemek, Dokunmak, Düşmek, Girmek, Güllelemek, İnmek, Koymak, Kurşunlamak, Öldürmek, Soymak, Takmak, Uygulamak, Yansımak, Yaralamak
- Özleştirme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sadeleştirme, Tasfiye
- Pişe kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zanaat
- Nicelik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kemiyet, Miktar, Oran, Rakam
- İçtima Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Toplanmak
- Ham kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kaba, Kabak, Olmamış, Tor
- Muhabbet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sevgi, Yarenlik, Söyleşi, Dostça Konuşma
- Sehiv kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yanılgı, Yanlış
- Edepsiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şirret, Terbiyesiz, Sıkılmaz, Ahlaksız, Densiz
- Anjin kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Farenjit
- Pek Çok kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gayet, Çok Fazla
- Komplo kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düzen, Kasıt, Suikast, Tertip, Tuzak, Gizli Düzen
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü