Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Bilecen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ukala
- Oturmuş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kök Salmış, Yerleşik
- Sosyo kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Toplumsal
- Ensesi Kalın kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Varlıklı, Zengin
- Stilist kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Biçemci
- Savunma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Müdafaa, Defans
- Aktif kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Etkin, Canlı, Çalışkan, Hareketli, Cevval, Faal
- Daz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dazlak
- Burmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kıvırmak, Döndürmek, Çevirmek, Bükmek Enemek, Hadım Etmek, İğdiş Etmek
- Terakki kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İlerleme, Kalkınma, Gelişme, Yükselme
- Mazeret kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bahane, Özür, Gerekçe, Zorluk
- Eğirmen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İğ
- Vasıtasız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Doğrudan
- Enişte kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Küreken, Yezne
- Yüklü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gebe, Varlıklı
- İstikrarsızlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dengesizlik, Zikzak
- Tevakkuf Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Durmak, Eğlenmek
- Kiralamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tutmak, İcareye Vermek
- Top Mermisi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gülle
- Senkronizm kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eşanlılık
- Uyuzlu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uyuz
- Direşme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sebat
- İlgiyle kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Candan
- Bağlı Olmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İzlemek
- Ulusalcı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Milliyetçi
- Tat Alma Organı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dil
- Kaparo kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Pey
- Muamelat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İşlemler, İşlem
- Hemencek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çabucak
- Pöçük kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kuyruk
- Kargıma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Lanet, Telin
- Maslahatgüzar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İşgüder
- Donakalmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şaşmak
- Müdafaa kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Savunma, Direnme
- Ebucehil Karpuzu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Acı Hıyar, Eşek Hıyarı
- Sabıka kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Suç, Kaydiyat
- Işık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Fer, Nur, Ziya, Şavk
- Dımdızlak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çırılçıplak, Cascavlak; Bomboş, Eli Boş
- Görme Engelli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Âmâ, Kör
- İfrazat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Salgı(lar), İrin
- İhata kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kapsam, Kuşatma, Ufuk, Sarma, Çevirme, Çevreleme
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü