Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Bok kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dışkı, Tezek, Kaka, Sıçmık, Güç Durum, Hor Görülen, Tiksinilen
- Mesabesinde kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yerinde
- Sermedi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bengi, Sonsuz
- Billurlaşmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kristalleşmek, Netlik Kazanmak, Tebellür Etmek
- Erinçli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Rahat
- Vızır Vızır kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Daima, Hemişe
- Hengâm kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Vakit, Zaman
- Evecen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aceleci, Evegen
- Karakavza kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yaban Havucu
- Kıyık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çuvaldız
- Orta Tedrisat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ortaöğretim
- Deney kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Deneyim, Tecrübe
- Büzmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kısmak
- Tecrübe Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Denemek, Sınamak
- Operatör kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cerrah, İşletmeci, Onman, Hekim, Teknisyen
- Yorum kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tefsir, Şerh
- Muadele kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Beraberlik, Denklem
- Geri Dönmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kayıtmak
- Tüze kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Adalet, Hukuk
- Elim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Acıklı
- Berkitme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Takviye
- Beyinli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Akıllı
- Paslı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Üzgün
- İstelagtit kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sarkıt
- Tutuşmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Girişmek, Kızarmak, Yanmak
- Sırtık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Pişkin
- Şipşak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Birden, Hemencecik, Çabucak
- Acele kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çabuk, Tez, İvedi, İvedilikle, Hızlıca, Hemen, Tacilî, Telesik
- Esir kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hava, Köle, Tutsak, Kul
- Münezzeh kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Arı, Temiz, Uzak
- İç Sürme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İshal
- Tabütüvan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Güç, Kuvvet, Takat
- Bunaltmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Boğmak, Sıkmak
- Tanıştırmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Takdim Etmek, Tanış Etmek
- Nükleer kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çekirdeksel
- Cömert kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eli Açık, Verimli, Akı
- Âdeta kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sanki, Hemen Hemen, Bayağı, Basbayağı, Neredeyse, Enikonu
- Halen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Daha, Şimdi Bile, Şimdi, Şimdice, Hâlâ, Şimdilik, Şu Anda, Bugünkü Günde
- Kanıklık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kanaat
- Kaynaç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sıcak Kaynak, Gayzer
- Katil kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Öldürme; Cani; Öldürücü, Ölüme Neden Olan
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü