Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Bozulmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Arızalanmak, Ekşimek, İçerlemek, Kulumak, Sınmak, Yozlaşmak
- Belirli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Muayyen, Belli, Makul
- İlim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ayrıntı, Bilim, Nitelik, Özellik
- Devam Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gitmek, Seyretmek, Yaşamak
- Fiktif kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İmgesel, Kurgusal, İtibari
- Nasılsa kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Elbette
- Kanıtlama kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İspat
- Dijital kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sayısal
- Çiyleme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çisenti
- Diğeri kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Başkası, Öbürü, Öteki
- Kalıtımsal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İrsî
- Matbaa kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Basımevi
- Ayak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bacak, Basamak, Kıç
- Geçmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Arasından Çıkmak, Akmak, Etkilemek, Tesir Etmek, Atlamak, Aşmak, Bırakmak, Bitmek, Buyurmak, Girmek, Gitmek, Harcamak, İşlemek, Kalmak, Kapmak, Olmak, Oturmak, Sirayet Etmek, Sönmek, Tükenmek, Vazgeçmek, Yaşamak, Yermek, Yürümek
- İhtizaz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Titreşim
- Reddeylemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Reddetmek
- Egemen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hâkim, Hükmeden, Hükümran
- Muhit kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çevre, Etraf, Hava, Ortam, Vasat, Yöre, Saran, Çevreleyen
- Atılım kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hamle, Atılış, Savlet, Hücum, Atak
- Kusurlu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eksik, Yarım Yamalak
- Sahil kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kıyı, Kumsal, Yaka, Yalı
- Özek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Koçan, Merkez, Yürek, Çekirdek
- Her Daim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Daima
- Abatlaşma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Güzelleşme, Şenlenme, Yakşılaşma
- Sıkılmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bunalmak, Utanmak
- Nekes kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cimri, Eli Sıkı
- Borazan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Boru
- Mısır Tavuğu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hindi
- Ölçümlemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uslamlamak, Muhakeme Etmek; Takdir Etmek
- Koruncak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mahfaza
- Selfie kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Oz Çekim
- Totaliter kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Baskıcı
- Yığıp Bağlamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Paketlemek
- Asmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tutturmak, Sarkıtmak, Sallandırmak, Takmak, Boş Vermek, Ertelemek, Bırakmak, İdam Etmek, Çekmek
- Özenç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İstek
- Kazaen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kazara
- İnisiyatif kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Öncecilik
- Ebekuşağı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gökkuşağı, Alkım, Eleğimsağma
- Antlaşmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ahitleşmek
- Natamam kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eksik
- Becayiş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Değişme, Almaş, Karşılıklı Yer Değiştirme
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü