Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Konkav kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İçbükey
- O Taraf kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Öte
- İnme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Felç, Nüzul, Sekte
- Batak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bataklık, Batmış, Faydasız, Mahvolmuş
- Çerağ kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Işık, Kandil, Mum
- Kik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Futa
- Sucu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Saka
- Şek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şüphe, Kuşku
- Solmuş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Solgun, Soluk
- Eleştirme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tenkit
- Septisizm kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kuşkuculuk
- Beşeriyetçi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İnsancıl
- Yenilgi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mağlubiyet, Bozgun, Hezimet, Yenilme
- Moren kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Taşlaşma
- Hançerlemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kamalamak
- Dâhiliye kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İçişleri, İç sayrılık, İçsel
- Merdiven kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Basıncak, Pilleken, Ağıncak
- Seçici kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Seçmen
- Değiştirilmiş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Değişik
- Narin kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İnce, Nazik, Yepelek
- Fehmetmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Anlamak, Kavramak
- Üye kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aza, Uzuv, Organ
- Döndürmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bırakmak, Bükmek, Vermek, Yönetmek
- Çıtır Çıtır kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gevrek
- Belirleme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tayin, Tespit
- Demirkazık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kutup yıldızı
- Kalbi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İçten, Yürekten, Gönülden
- Darp Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çarpmak
- Cihan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dünya, Evren, Âlem, Acun
- Sergileme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Teşhir
- Badalak Vurmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çelmek, Çelmelemek
- Müsavi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Denk, Eşit, Bir
- Telefon Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zeng Etmek
- Sığınmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İltica Etmek, Barınmak
- Yağdırmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sağlamak, Savurmak, Söylemek, Vermek
- Manzum kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Nazım, Muntazam
- İnhisar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Müstemlekecilik, Tekel
- Salyangoz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sümüklü Böcek, İlbiz
- Aksi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ters, Zıt, Menfi, İnatçı, Hırçın, Huysuz, Karşıt, Titiz, Geçimsiz, Kötü, Münasebetsiz, Olumsuz, Suratsız
- Rebabi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Duygulu, İnce
- Stoklamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yığımlamak
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü