Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Budak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dal
- İğfal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ele Salma, Yoldan Çıkartma, Aldatma, Ayartma, Kandırma, Baştan Çıkarma
- Boğucu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sıcak, Sıkıntılı
- Manda kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Camış, Su Sığırı
- Ay kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kamer, Mah
- Uzayadamı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kozmonot, Astronot
- Bukanak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ayak
- Kitapsaray kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kütüphane
- Akça kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Oldukça Beyaz, Para, Nakit
- Fetiş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Put
- Himmet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kayırış, Emek, Gayret, Yardım, Çalışma, Lütuf
- Bohça kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çıkın, Bütçe
- Enişte kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Küreken, Yezne
- Çözülen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Münhal
- Sızlanmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ağlamak, Sızıldanmak, Vızıldamak, Yakınmak, Dert Yanmak, Şikayet Etmek, Tazallüm Etmek, Şekva Etmek
- Tepkime kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Teamül
- Talep kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dilek, İstek, İstem
- Burmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kıvırmak, Döndürmek, Çevirmek, Bükmek Enemek, Hadım Etmek, İğdiş Etmek
- Matbuat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Basın
- Cebel kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dağ; Sahipsiz, Boş Toprak
- Sert kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Berk, Demir, Dik, Haşin, Hırçın, Katı, Keskin, Kızgın, Pek, Sıkı, Ters, Sarsıcı, Hoşgörüsüz, Gönül Kırıcı
- Daniska kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İyi, En İyi, Âlâ
- Çağ Dışı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Köhne, Muasır Olmayan
- Gaita kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dışkı
- Tercih Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yeğlemek
- İğne kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şırınga
- Derhâl kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çabucak
- Gam kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Keder, Çile, Gam, Hüzün, Kasvet, Kaygı, Tasa, Teessür, Üzüntü
- Satma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bey
- Yararlı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yarar Sağlayan, Yararı Olan, Yarayışlı, Nafi, Avantajlı, Faydalı, Hayır, İyi, Olumlu
- Şandellemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aşırtmak
- Siret kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yaradılış, Yaşamöyküsü
- İşkil kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Evham, Kuruntu, Kuşku, Vesvese, Sanı, Şüphe
- Korkutan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Korkulu
- Tüm kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tutuş
- Dosya kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dizeç, Şahsi İş
- Egoizm kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bencillik
- Zevat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Adam, Şahıs, Zatlar, Kişiler
- Tecrübeli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Deneyimli
- Tekel kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İnhisar, Müstemleke, Monopol
- Son kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Akıbet, Geri, Hudut, Nihai, Nihayet, Olanca, Ölüm, Sınır, Uç, Bitim, Etene
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü