Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Siret kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yaradılış, Yaşamöyküsü
- Hükmen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hakem Kararıyla
- Rab kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tanrı, İlah, Allah
- Bıdık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kısa, Tıknaz
- İhtirassız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tutkusuz
- Gabilik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ahmaklık
- Takvim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yim, Günleç, Dallık, Gündizme
- Nisbet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Oran
- Sorumluluk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Boyun, Günah, Mesuliyet, Sorum
- Dört Kaşlı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bıyığı Yeni Terleyen
- Kuşpalazı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Difteri
- Aldanmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yanılmak, Aldatılmak, Atlamak, Avunmak, Kanmak, Yutmak
- Ergin kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yetişmiş, Olgunlaşmış, Reşit, Kemale Gelmiş
- Saklı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gizli, Kapalı, Mahfuz, Örtülü, Mahfi, Hafi
- Hacir kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kısıt
- Ortasıklet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ortaağırlık
- Zadegân kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sosyete, Soylular Takımı
- Hapşırmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aksırmak
- Kıpırtı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kımıltı
- Aslan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kükremek
- Mânia kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Engel
- Ardıl kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mütevali, Halef, Arda, Ardışık
- Döş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bağır, Göğüs
- Vesile kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Neden, Fırsat, Tav, Anahtar, Bahane, Münasebet, Sebep
- Pekiştirme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şiddetlendirme, Takviye
- Pirupak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tertemiz, Lekesiz
- Kocalar Evi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Huzurevi
- Velevki kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Velev
- Kespetmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kazanmak, Dinmek
- Soyaçekim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kalıtım, Veraset, İrsiyet
- Tiroit kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kalkanbezi
- Brulör kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yakaç
- İlim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ayrıntı, Bilim, Nitelik, Özellik
- Çapalamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bellemek, Ketmenlemek
- Programlı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İzlenceli
- Elleme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İyi
- Hüsran kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zarar, Ziyan
- Hapishane kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cezaevi, Hapis, İçeri, Kafes, Mahpus, Tekke, Tutukevi, Dam
- Halas Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kurtarmak
- Pansiyoner kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Barınıcı
- İkilem kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kıyası Mukassim, Dilemma
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü