Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Bungunluk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sıkıntı
- Yavrulamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Doğurmak
- Koyu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Derin, Katı, Tok, Yoğun
- Kıpmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kırpmak
- Tavşan Anahtarı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Maymuncuk
- Yaka kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kıyı, Sahil, Kenar, Semt, Taraf, Yakalık
- Karmaşıklık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kompleks
- Tabiat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Beğeni, Doğa, Haslet, Huy, Karakter, Mizaç, Yaradılış, Zevk
- Ezelî Takdir kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yazgı
- Misil kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Benzer, Defa, Eş, Kat, Kez, Miktar, Örnek, Benzeş
- Sarman kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İri, Büyük, Sarı Tüylü Kedi, Azman
- Hercümerç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Karışıklık, Kargaşa
- Bilgelik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bilgi, Hikmet, Vukuf
- Ürperti kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Esme, Titreme
- İncitici kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Acı, Keskin
- Kâğıt kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Pusula, Tezkere
- Carcur kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Fermuar
- Arılık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zayıflık, Sadelik, Saflık
- Şayia kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yayıntı, Söylenti
- Ambulans kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cankurtaran
- Hatıra kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Anı, Hediye, Yadigâr, Yazıt, Andaç, Anmalık
- Terk Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bırakmak, Koymak, Vazgeçmek
- Yol Azığı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yolluk
- Safderun kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Saf
- Ağır Küre kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Barisfer
- Çevirgeç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Anahtar
- İnfilak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Patlama, Bösme
- Döl Yatağı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Karın, Rahim
- Göksel kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Semavi
- Örtmece kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kandırma
- Handikap kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Pekent, Engel
- Uydurma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düzme, Asılsız, Blöf, Derme Çatma, Sahte, Uyduruk, Uydurulmuş, Yalan
- Şehitler kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şüheda
- Önceden kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Evvelce, Peşin, Peşinen
- İmha kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yok Etme, Kökünü Kesme, Ortadan Kaldırma
- Şark kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Doğu
- Eğreti kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bozuk, Geçici, Muvakkat, Muvakkati, Öteri, Takma, Üstünkörü, Yararsız, Uyumsuz, Yakışmamış
- Kaş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Set, Uçurum
- Bağın kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uyrukluk
- Reflektör kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yansıtaç, Yansıtıcı
- Hamakat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ahmaklık
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü